Kalabak su damacanalarının 75 dolum limiti ve 5 yıl şişe ömrü olduğunu hatırlatan Köksal,‘‘ Merak ettiğimiz sorualar var. Raf ömrü geçmiş şişeler ile halkın sağlığı tehlikeye atıldı mı? Sadece 5 yıl raf ömrü olduğu bilinmesine rağmen Sağlık İl Müdürlüğü ve Bakanlık uyarılar yapmasına rağmen neden bilerek ve isteyerek halk yavaş yavaş kanserojen madde etkisine maruz bırakıldı mı? Halkı aydınlatacak merciler neden susuyor? Başta her olayda alanı dışı açıklama yapan (üçüncü köprü, kanal İstanbul, termik santral) Eskişehir Tabipler Odası neden konu halk sağlığı ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olunca ağzını neden açmıyor? Korona süreci boyunca her sabah güne halkı bilgilendirerek başlayan Enfeksiyon Hocası Prof. Dr. Gaye Usluer neden sessiz? Türkiye’nin en örgütlü çevre dernekleri, sivil toplum kuruluşları, kent konseyi; konu Eskişehir ve halk sağlığı olunca neden susuyor? Alpu ovasında insanlar kanser olacak diye eylemler yapan CHP Teşkilatı ve sivil toplum kuruluşları ve 14 yıldır paraya halkı değişenler için neden sessiz veya tek suçlu Suat Balcı mı kurban edilecek? Tabi muhalefet yapmayı bilmeyen bizim mahalle bakalım halkın sağlığını, halka anlatabilecek mi?’’ ifadelerini kullandı.
