Dünyanın ortasından nehir geçen nadir kentlerinden biriyiz.

20-25 yıl önce Porsuk çayını hatırlayanlar, bir de şimdi gördüklerinde hayretlerini gizleyemiyorlar.

Hele Porsuk’un o halini bilip de uzun yıllar görmeyenlerin şaşkınlıkları ise yüzlerinden okunuyor.

Şimdilerde bu Porsuk çayını mahvetmeye uğraşanlar var.

Aslında konum, Porsuk’un biyolojik temizliğinin kanıtıydı.

Ancak, şimdi başımıza bir de Murat Dağı’nda altın arama işi çıktı.

Sadece Porsuk’u değil, Sakarya nehri ve denizleri bile kirletecek olan altın araması.

 

***

Gelelim asıl konumuza.

Porsuk Çayında en son 1970'li yıllardan önce görülen Siraz balığı tekrar Porsuk Çayında görüldü.

Eskişehir Olta Balıkçıları ve Doğal Yaşamı Koruma Derneği Başkanı Osman Demirtaş, bu balığın genellikle temiz sularda yaşadığını belirtti.

Demek ki Porsuk 50 yıldır temiz değilmiş.

Hem görüntü kirliliği vardı, hem bijolojik kirlilik vardı, her şey vardı.

Tarih boyunca hayvanların davranışı, insanlar için hep rehber olmuştur.

Örneğin, patlıcanı hiçbir hayvanın yemediğini bilir misiniz?

Nedeni içerisinde nikotin olmasındandır.

 

***

 

50 yıldır Eskişehir'deki Porsuk Çayında görülmeyen balık çeşidinin tekrar ortaya çıkmasının Porsuk Çayının eskisi gibi temiz olmaya başlamasından kaynaklandığı belirtildi. Demirtaş, "Siraz balığı yıllar önce Porsuk Çayının kendi balıklarından biriydi, barajda da görülürdü. Eskişehir'de en son 1970'li yıllardan önce görülmüştü. On yıllardır görülmeyen Siraz balığı hakkında bilgi veren Demirtaş, yıllar sonra tekrar görülen balık türünün temiz sularda yaşadığını belirterek, "Siraz balığının vücudu uzun ve mekanik şekillidir. Genellikle akarsuların hızlı aktığı, taşlı ve kumlu kesimlerinde de yaşamasına karşın, rakımları yüksek olan soğuk sularda ve göllerde yaşayan bir balıktır. Akarsuların taşlı kısımlarında avlanabilen bir balık olduğundan dolayı alabalık gibi temiz suyu seven bir balık. Porsuk'ta çıkması Porsuk Çayının da temiz olduğunun göstergesi" dedi.

 

***

Şimdi bu Porsuk Çayı her iki kanaldan kirletilmeye, eski haline döndürülmeye çalışılıyor.

Bir taraftan Alpu’da kurulması planlanan kömürlü termik santral, gerçi ihalesi iptal edildi ama ne olacağı belli olmaz, mücadele devam edecek.

Diğer taraftan Kütahya sınırları içerisindeki Murat Dağı’nda yapılacak siyanürlü altın araması.

Kütahya’da yıllar sonra AKP, Belediyeyi MHP’ye kaptırdı, Eskişehir’de AKP, Büyükşehir’i hiç alamıyor.

Bunlar tesadüf olabilir mi?