Namaz, Allah ile kulu arasında bir iletişim biçimidir. Namaz, kişinin günde en az beş defa Allah’a olan kulluğunun ikrarıdır. Varlığına ve yaşamına şükür borcunun ifadesidir.

Namaz; Allah’ım beni sen yarattın. Beni, yaşatan sensin. Senin verdiğin varlıklar sayesinde sağlıklıyım. Bu nedenle senin, bana verdiğin nimetlerine ne kadar şükretsem azdır. Sen, hiçbir şeye muhtaç olmayansın! Ben ise, acizim senin vereceğin her şeye muhtacım. Benim ihtiyaçlarımı karşılayacak olan ancak ve ancak sensin. Benim, ihtiyaçlarımı karşılayan sadece sen olduğun için Senin, bana emrin olan namazı ben de yalınız senin rızanı kazanmak için kılıyorum, demektir.

Namaz kişinin, Allah’a itaatinin göstergesidir. Namaz, İslam’ın olmazsa olmaz ibadetlerinden biridir. Namaz, aidiyetlik bildirisidir. Namaz kılmak kişinin Müslüman oluşunun bildirgelerinden biridir.

İslam dininde üç çeşit namaz vardır. Namazlar; farz namazlar, sünnet namazlar ve nafile namazlar olarak üçe ayrılır.

Namaz, kulun Allah’a karşı ödemesi gereken kulluk borcudur. Bu borç sadece kişinin kendisinin o namazı kılması ile ödenir.

Farz namazlar, ikiye ayrılır. Bu farz namazlar, beş vakitte kılınan namazların farzları ile Cuma namazının farzıdır. Bu namazların kılınması farzı ayındır. Herkesin bir fiil kendisinin kılması gerekir. Bu namazlar farzı ayın namazlardır. Farzı ayın namazlar, bir başkasının kılması ile kişinin üzerinden namaz borcunun düşmediği namazlardır. Namazı kılmanın haricinde, namaz borcu asla başka bir bedelle ödenmez.

Bir de fazı kifaye olan namaz vardır. Bu namaz, cenaze namazıdır. Bir beldede bazılarının cenaze namazını kılmaları ile o belde halkının üzerinden o namaz, düşen namazdır. Ancak, hiç kimsenin cenaze namazını kılmadığı Müslümanın cenaze namazından tüm Müslümanlar sorumlu olurlar.

VACİP OLAN NAMAZLAR: Yatsı namazından sonra kılınan vitir namazı ile Kurban ve Ramazan bayramı namazları vacip olan namazlardır. İbadet olarak ağırlık derecesi itibariyle farzlardan hemen sonra ağırlık hükmü olan namazlardır.

NAFİLE NAMAZLAR: Nafile namazlar, farz ve vacip namazların dışındaki namazlardır. Nafile namazlar da; sünnet ve müstahap olan namazlar olarak ikiye ayrılırlar.

SÜNNET NAMAZLAR: Sünnet namazların birincisi, sabah namazının farzından önce kılınan iki rekâtlı namazdır.

İkincisi, öğle namazının farzından önce kılınan dört rekâtlı namaz ile öğlenin farzından sonra kılınan iki rekâtlı namaz sünnet namazlardır.

Üçüncüsü, ikindinin farzından önce kılınan dört rekâtlı namaz sünnet namazdır.

Dördüncüsü, akşam namazının farzından sonra eda edilen iki rekâtlı namaz da sünnet namazdır.

Beşincisi, yatsı namazının farzından önce kılınan dört rekâtlı namaz ile farzından sonra kılınan iki rekâtlı namaz sünnet olan namazlardır.

Sünnet namazlar sünnet-i müekkede ve sünnet-i gayr-i müekkede olmak üzere ikiye ayrılırlar. İkindi ile yatsı namazının farzından önce kılınan namazlar sünnet-i gayri müekked namazlardır. Bu namazlar, farzlarından sonraya kaldıklarında kılınmazlar.

MÜSTAHAP OLAN NAMAZLAR: Bu namazlar, beş vakit kılınan namazlardan bağımsız olan namazlardır. Bu tür namazlara nafile namazlar da denilir. Kılınmadıklarında ceza gerekmez. Kılındıklarında büyük sevap vardır. Bu namazlar sevap kazanmak için kılınırlar. Bu namazlara mendup namazlar da denir. Evvabin namazı, teeccüd namazı, kuşluk namazı, hacet namazı ve istiare namazı gibi namazlardır.

NAMAZLARIN FARZLARI: Namazın farzları on ikidir. Altısı namazın şartlarıdır. Altısı namzın rükûunlardır. Namazın şartları, namazın dışında olan şartlardır. Rükünler ise namazın içinde gerçekleşen hükümlerdir.

NAMAZIN ŞARTLARI:

Birincisi, hadesten taharet.

İkincisi, necasetten taharet...

Üçüncüsü, setr-i avret. Örtünmesi gereken organlardan birinden birisi dahi en az dörtte birlik kısmı namazın bir rüknünü eda edecek kadar açılsa namaz geçerli olmaz. O namaz, bozulur. Tekrar kılınması gerekir.

Bir namazın rüknünü eda edecek kadar zaman; üç tesbihat miktarıdır.

Organların varlığını fiziki olarak belli eden bir elbise dar olsa bile altta tenin rengi görünmedikçe namaz kerahetle birlikte sahih olur. Fakat elbisenin inceliğinden vücudun rengi görülüyor ise o namaz geçerli değildir. O elbise ile namaz kılınmaz.

Dördüncüsü,  istikbal-i kıble… Namazı kıbleye karşı kılmak şarttır.

Beşincisi, her namazın kendi, vaktinde kılınması esastır.

Altıncısı, niyet etmek… Kalben niyet şarttır. Dil ile de söylenmesi de müstehaptır. Örneğin bir namaza niyet edilirken: “Niyet ettim Allah rızası için öğle namazının farzını kılmaya” gibi niyet edilir. İmama uyuyorsa buna ilave olarak “uydum hazır olan imama” der.

İmam ise, hem kendisi için ve hem de kendisine uyan cemaati için niyet eder. İmam kendi niyetine ilave olarak… Bana tabi olan kadın ve erkeklere namaz kıldırmaya” diyerek ilave eder. Aksi hâlde, kadınlar veya erkeklerden hangisine niyet etmemiş ise imama uyan o kişilerin namazı geçerli olmaz. Devamı var!

Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!