Türkiye uzun süredir yaz saati uygulamasından kış saati uygulamasına geçmiyor.

Nedeni ise elektrik tasarrufu.

Bu uygulamanın başladığı ilk yıllarda da çeşitli eleştirilere neden olmuştu.

Eleştiriler halen devam ediyor.

Geçtiğimiz hafta sonunda İstanbul Başakşehir’de bir ilkokul öğrencisi hayatını kaybetti.

Saat 07.30 sıralarında annesi ile birlikte okula gitmek için yola çıkan ilkokul 4. Sınıf öğrencisi İbrahim Arda Oruç, bir minibüsün çarpması sonucu hayatını kaybetti, annesi ise yaralandı.

Kazadan sonra minibüs sürücüsünün “görmedim” dediği kazada bir çocuk aramızdan ayrıldı.

***

Çünkü saat 07.30’da hava halen zifiri karanlık oluyor.

Bu soğuk günlerde küçücük çocuklar okullarına, yetişkinler de işlerine gitmek için gecenin zifiri karanlığında yollara düşüyorlar.

Bir çok çocuk da okullarına yaya olarak gitmek durumunda kalıyor.

Sonrasında da maalesef bu tür kazalar meydana geliyor.

Uygulamanın ilk yıllarında da bu türden kazalar meydana gelmişti.

Üstelik uzmanlar tarafından uygulamanın nedeni olarak gösterilen “elektrik tasarrufu” de yapılmadığı ifade ediliyor.

Uykulu gözlerle okullarına gitmek durumunda kalan çocuklar derslere de yine karanlıkta başlıyor.

O derslerden de bir hayır gelmiyor tabi ki.

Okulların, işyerlerinin, fabrikaların ışıkları da yanıyor.

Güya tasarruf yapılıyor.

Uygulama başlamadan önce Mart ayının sonlarında yaz saatine geçilirdi. Daha Mart sonuna kadar 3 ay var.

Bu inat neden?

Zifiri karanlıkta çocukların okullara, insanların işlerine gittiği uygulama bir an önce kaldırılmalı.

***

Bir inat da kaçak içki konusunda sürdürülüyor.

Daha önceki yıllarda da onlarca insanın hayatını kaybettiği kaçak alkollü içkiden son on günde hayatını kaybedenlerin sayısı neredeyse 100’e yaklaştı.

Bu sadece bilineni, bilinmeyenler de vardır elbette.

İnsanların kaçak içkiye yönelmelerinin en büyük nedeni, alkollü içkilerdeki vergi oranının çok yüksek olması.

“İçmesinler” diye geçiştirilecek bir konu değil bu.

Kaçak içki yapanlarla polisin mücadelesi sürüyor.

Tamam bu da yapılsın ama vergi oranının indirilmesi niye düşünülmüyor.

Ayrıca bu nasıl bir vicdansızlık ki, insanların öleceği biline biline piyasaya kaçak içki sunuyorlar.

İnsanlar daha önce de kendi içkilerini yapıyorlardı.

Ama kendileri yapıp, kendileri içiyordu.

Ne zaman ki vergi oranları iyice artırılıp, içki çok pahalılaşınca, bu işin ticareti de başladı.

Ticaret de ölümleri getirmeye başladı.

İnsan hayatı mı önemli, alınan vergi mi?