İnsanlık tarihinin en büyük sorularından biri olan “Uzayda yalnız mıyız?” sorusu, bilim dünyasında hâlâ cevabını arıyor. Bugüne kadar yapılan araştırmalar, Dünya dışı yaşamın izlerine dair doğrudan bir kanıt sunamamış olsa da, özellikle Güneş Sistemi içinde bazı gökcisimlerinde yaşam için elverişli koşullar olabileceği fikrini güçlendiriyor.

Mars, yaşam arayışının merkezinde yer alıyor. Kızıl Gezegen'de geçmişte suyun bulunduğuna dair birçok kanıt elde edildi. NASA’nın Perseverance ve Avrupa Uzay Ajansı'nın ExoMars görevleri, Mars yüzeyinde organik moleküller ve eski mikrobiyal yaşam izlerini araştırıyor.

Bunun yanı sıra, Jüpiter'in uydusu Europa ve Satürn’ün uydusu Enceladus, buzla kaplı yüzeylerinin altında okyanuslar barındırıyor. Bu okyanuslarda hidrotermal faaliyetler varsa, bu durum Dünya’daki derin okyanus yaşamına benzer mikrobiyal canlıların var olabileceği ihtimalini gündeme getiriyor.

Öte yandan, binlerce ışık yılı uzaklıktaki ötegezegenler de teleskoplarla taranıyor. NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu, bazı gezegen atmosferlerinde yaşamla ilişkili kimyasal izleri arıyor.

Her ne kadar henüz uzayda yaşam olduğuna dair kesin bir kanıt bulunmamış olsa da, evrenin büyüklüğü göz önüne alındığında, bilim insanları bu sorunun yanıtının artık sadece bir zaman meselesi olduğunu düşünüyor.

Muhabir: Almıla Hilalsu Dindar