Siyasi partilerde iki, üç adaylı kongreler parti içi demokrasinin de işlediğini gösterir.
CHP son zamanlarda parti içi demokrasiyi çalıştırma konusunda oldukça mesafe aldı.
Özellikle de milletvekili adaylarını ülkenin büyük bölümünde ön seçimle belirlemesi bunun en iyi göstergelerinden biriydi.
Doğal olarak CHP’nin ön seçim yapmayan diğer kentleri de önümüzdeki seçimlerde adaylarını ön seçimle belirlemek istiyor.
Bu konuda oldukça da yoğun çalışmalar yapılıyor.
Eskişehir de bu kentlerin başında geliyor.
CHP Eskişehir’de ilçe kongrelerinin çoğunu iki veya daha fazla adaylı yaptı.
Son Odunpazarı ilçe kongresinde de üç aday yarıştı.

***
Böylece ilçe kongreleri tamamlandı, sıra geldi il kongresine.
26 Aralık tarihinde yapılacağı söylenen İl Kongresi için henüz adaylığını açıklayan isim yok.
Ancak çeşitli isimler dolaşıyor.
Mevcut Başkan Sinan Özkar, Metin Tomsuk, Yücel Yenilmez şu andaki isimler.
CHP’nin ilçe kongrelerinden gelen 600 delegenin katılımıyla gerçekleşecek olan il kongresinde seçilip gelen İl Başkanı ve yönetimi elbette güçlü olacaktır.
Seçilmişlik ayrıdır, atanmışlık ayrıdır.
Kongrelerde demokratik mücadele elbette olacaktır.
İki grup, hatta daha fazla gruplar da olabilir.
Merkezde delege seçimlerinden başlayıp, ilçe kongreleri sürecinde iki çok değerli Belediye Başkanını karşı karşıyaymış gibi göstermenin son derece yanlış olduğuna inanıyorum.
Sanki bu kongreler süreci CHP’nin kongreleri değil de Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un seçimleriymiş gibi gösteriliyor, ki yanlış.
Buna parti içi mücadele, parti içi demokrasi yarışı demek daha doğru olacaktır.
Aralık ayı sonunda yapılacak il kongresinde de bir çekişme, bir heyecan olacaktır.
Önemli olanın o salonlardan el ele, kol kola çıkılmasıdır.

CHP bunu yapabilirse çok daha ilerilere gidecektir.