31 Mart tarihinde yapılacak olan seçim bir yerel seçim.

Yanı şehirlerde yaşayan insanlar 5 yıl süreyle kentlerini yönetecek olan insanları seçecek.

Büyükşehirlerde Büyükşehir Belediye Başkanı, merkez ilçenin belediye başkanı, belediye meclis üyeleri ve mahalleleri yönetecek muhtarlar seçilecek.

Ama bakıyoruz, sanki yerel seçim değil bir genel seçim olacakmış gibi hava veriliyor.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, gittiği her ilde mitingler düzenliyor, seçim konuşmaları yapıyor.

Adaylar değil Genel Başkan daha ön planda.

 

***

Son günlerde bir de logo polemikleri ortaya çıktı.

Seçim afişlerinde partilerin logoları yokmuş ya da küçükmüş.

Sonuçta bu aynı zamanda bir ittifaklar seçimi.

Bir partiden belirlenen adayı, ittifakın diğer partisi de desteklemek durumunda.

Logoların olmaması ya da küçük olması aslında bir nezaket gösterisi de olabilir.

Bütün bunlar göz önünde iken bu logo tartışması nedendir anlamak mümkün değil.

 

***

Bir de liderlerin konusu var.

Geçtiğimiz gün Eskişehir’de bir gazete, CHP’lilere bir gönderme yapıyor.

“Kılıçdaroğlu’ndan utanıyor musunuz”

CHP’liler liderlerinden niye utansınlar ki?

Yukarıda da belirttiğim gibi bu bir yerel seçim.

Dolayısıyla yerel unsurlar daha ön planda olmalı.

AKP’de bütün çalışmaları Genel Başkan yürüttüğü için, her adayın fotoğrafının yanında Erdoğan’ın bir fotoğrafı bulunuyor.

CHP ise kendi unsurlarını daha ön plana çıkarıyor.

Genel Başkanın fotoğrafının bulunduğu afişler de var ama adayların bulunduğu afişler daha çoğunlukta.