Her gün elimizi sürdüğümüz, üzerimize giydiğimiz ya da soluduğumuz ürünlerin içinde sağlığımızı tehdit eden maddeler olabilir mi? Bilim insanları ve sağlık uzmanları bu soruya net bir şekilde “evet” cevabını veriyor.
Plastik ambalajlar, temizlik deterjanları, parfümler, şampuanlar, kıyafetler ve hatta bazı mobilyalar... Hepsi, insan vücuduna zarar verebilecek zararlı kimyasallarla dolu olabilir. Üstelik bu maddelerin birçoğu uzun vadede etkisini gösterdiği için, fark edilmesi genellikle geç oluyor.
📌 En sık karşılaşılan kimyasallar arasında şunlar yer alıyor:
BPA (Bisfenol A): Sert plastiklerde ve konserve kutularında bulunur, hormonal dengeyi bozabilir.
Fitalatlar: Parfümler ve plastiklerde yer alır, üreme sistemini olumsuz etkileyebilir.
Parabenler: Kozmetik ürünlerde koruyucu olarak kullanılır, östrojen taklidi yaparak kanser riskini artırabilir.
Formaldehit: Mobilya kaplamalarında bulunur, solunum yollarını tahriş eder ve kanserojendir.
Triklosan: Antibakteriyel sabunlarda yer alır, karaciğere zarar verebilir ve antibiyotik direncini tetikleyebilir.
👩⚕️ İstanbul Üniversitesi Kimya Bölümü’nden Prof. Dr. N.G., “Bu maddeler özellikle bebekler, çocuklar ve hamileler üzerinde daha ciddi etkilere sahip olabilir. Uzun süreli maruziyet kanser, alerji, tiroid bozuklukları ve nörolojik sorunlara yol açabilir,” diyerek uyarıda bulunuyor.
💡 Peki Ne Yapmalı?
Uzmanlara göre alınabilecek önlemler şunlar:
Cam, paslanmaz çelik veya seramik kaplar kullanın.
BPA içermeyen plastik ürünleri tercih edin.
“Paraben free”, “phthalate free”, “fragrance free” etiketlerine dikkat edin.
Doğal içerikli kozmetik ve temizlik ürünlerini seçin.
Evi düzenli havalandırın, toz birikimini azaltın.
📣 Sonuç:
Zararlı kimyasallardan tamamen kaçınmak mümkün olmasa da, bilinçli tercihlerle maruziyet büyük ölçüde azaltılabilir. Sağlıklı bir yaşam için, kullandığımız ürünlerin içeriklerini bilmek ve sorgulamak artık bir lüks değil, zorunluluk.