Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu yıl dördüncüsü düzenlenen İlim Yayma Ödülleri Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu. İstanbul'da gerçekleştirilen törende hem bilim dünyasına yönelik vizyonunu ortaya koyan hem de Filistin'de devam eden insanlık dramına ilişkin çarpıcı mesajlar veren Erdoğan, Türkiye'nin terörle mücadelesine dair kararlılığını da yineledi.
"Neden Bizim Bir Nobel'imiz Olmasın?" Vurgusu
Bilimsel faaliyetlere ve akademik çalışmalara verilen desteğin önemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlim Yayma Ödülleri'nin gelecek yıldan itibaren uluslararası bir kimlik kazanacak olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Erdoğan, Türk bilim dünyasının hedefini net bir şekilde koyarak, "İlim Yayma Ödülleri'nin gelecek yıldan itibaren uluslararası bir hüviyet kazanacağını da büyük bir memnuniyetle öğrendik. Niçin bizim bir Nobel'imiz olmasın. Bu cesur ve isabetli adımlarından ötürü İlim Yayma ailemizi kutluyorum," dedi.
Üç kategoride ödüllendirilen ve toplamda 9 milyon TL ile mükafatlandırılan akademisyenleri tebrik eden Erdoğan, nitelikli eser sahiplerinin takdir edilmesinin, gelecekteki çalışmaların önünü açacağını vurguladı. Konuşmasında, vakfın kurucularından merhum Sabahattin Zaim'i anarak, ahlaklı ve vicdanlı nesiller yetiştirme gayesinin meyvelerini verdiğini belirtti.
Gazze İçin "Soykırım Politikası" Tepkisi: "Susmayacağız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ana gündem maddelerinden biri de İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları oldu. Filistin konusundaki kararlı duruşunu bir kez daha yineleyen Erdoğan, yaşananları savaşın acımasız sonuçları olarak görmeyi reddetti ve bölgede doğrudan soykırım politikası uygulandığını söyledi. Erdoğan, eğitim kurumlarının hedef alınmasına ilişkin çarpıcı veriler paylaşarak, Gazze'deki okulların yüzde 80'inin İsrail bombalarının hedefi olduğunu, 13 bin 500'ü aşkın öğrenci ve yüzlerce akademisyenin şehit edildiğini belirtti.
Erdoğan, "Bunlar savaşın acımasız sonuçları değildir. Burada bilinçli ve kasıtlı soykırım politikası uygulanmıştır. Bugün Gazze tonlarca olan yıkıntıyla örtülü. Bunu görmezden gelmek, konuşmamak toplu kıyıma ortak olmaktır. Biz hiçbir zaman susmadık, susmayacağız. Dünyada nereye gidersek gidelim bunu haykıracağız," ifadelerini kullandı. Uluslararası medyanın bu duruma sessiz kalışını eleştiren Erdoğan, Türkiye olarak ateşkesin muhafazası ve insani yardımlar için ellerinden geleni yaptıklarını, başkenti Kudüs olan bir Filistin devleti kurulana kadar desteğin süreceğini ifade etti.
"Terörsüz Türkiye" Hedefinde Kararlılık Mesajı
Konuşmasının son bölümünde Türkiye'nin iç siyasetine ve güvenliğine değinen Cumhurbaşkanı, ülkenin huzur ve istikrarını hedef alan süreçlerin kimleri rahatsız ettiğini bildiklerini söyledi. "Terörsüz Türkiye" sürecine dair kararlılığını vurgulayan Erdoğan, hükümetin, ittifakın ve devletin bu konudaki desteğinin tam olduğunu belirtti. "Büyük, güçlü, muteber Türkiye ülkümüzü gerçekleştireceğiz. Terörsüz Türkiye'nin başarısı için hükümetimiz, ittifakımız ve devletimizin desteği tamdır," dedi. Erdoğan, sabotaj ve algı çalışmalarının artacağının bilinciyle, tuzağa düşmeden, samimi ve dikkatli bir şekilde ilerleyeceklerini sözlerine ekledi.