SAĞLIK & YAŞAM

"Bahar Ayları Çocuğunuza Kabus Olmasın"

Bahar ayları çocuklar için özgürce doğanın keyfini çıkartmak anlamına gelse de, hapşırma krizleri, burun akıntısı ve kaşıntısına yol açan “alerjik nezle (rinit)” ya da bilinen diğer adıyla “saman nezlesi” oldukça rahatsız edici bir sağlık sorunu olarak yaşanabilmektedir.

Alerjik nezle çoğunlukla soğuk algınlığıyla karıştırılır. Eğer nezle, ilkbahar ve yaz aylarında başlayıp, üç haftadan uzun sürüyorsa ve iyileşme eğilimi göstermiyorsa, alerjik nezle şüphesi kuvvetli hale gelmelidir. Böyle durumlarda mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır. Memorial Antalya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Mehmet Ali Duman, çocuklarda alerjik nezle ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

 Çocuğunuz hapşırma krizine giriyorsa...

Bahar aylarında burun akıntı veya tıkanıklığı nedeni ile doktora başvuran çocukların yaklaşık yarısı alerjik rinittir. Alerjik rinit ya yıl boyu sürer ya da mevsimseldir. Mevsimsel alerjik rinitte genellikle çiçek açmayan ve polenleri rüzgar ile saçılan bitkiler etkendir. Sıklıkla bahar aylarında özellikle bitkilerdeki tozlaşma döneminin başlamasıyla, üst solunum yollarını etkiler.  

Her çocukta belirtiler farklı olabilir, yaygın belirtiler aşağıdaki gibidir;

  • Hapşırma
  • Burun tıkanıklığı
  • Burun akıntısı
  • Kaşıntılı burun, boğaz, gözler ve kulaklar
  • Burun kanamaları
  • Kulaklarda tıkanma
  • Gözlerde kızarıklık, sulanma, yanma veya kaşıntı 

Yıl boyu alerjik rinitli çocuklarda ayrıca şu şikayetler de görülebilir;

  • Tekrarlayan kulak enfeksiyonları
  • Horlama
  • Ağızdan nefes alma
  • Koku alamama
  • Kaşıntılı burnu sık sık silmekten veya kaşımaktan kaynaklanan burun köprüsünde çizgi veya kırışıklık 

Astımlı çocuklarda daha çok görülüyor

Egzama, gıda alerjisi ve astım gibi diğer alerjik hastalıkları olan çocukların alerjik rinit geçirme olasılığı daha yüksektir. Astımlı çocukların yaklaşık 10'da 8'inde alerjik rinit de vardır. Bu çocuklar için alerjenler astım ataklarının yaygın bir nedenidir. Ebeveynleri alerjisi olan çocuklar da alerji geliştirme riski daha yüksektir.

Sadece polenler değil, ev tozu da etkiliyor!

Evlerde bulunan çiçek ve bitkilerin polenlere karşı duyarlı olan çocukları çok fazla etkilemezken; açık havada, yeşillik alanlarda, ormanda, kırda görülen bitkilerin alerjik nezle şikayetlerinin artmasına neden olabilir. Alerjik nezleye polenlerin yanı sıra; evdeki toz, hayvan tüyleri, tütün dumanı gibi alerjenler de yol açabilmektedir. Alerjik nezlesi olan çocuklarda astım da görülmesi sık karşılaşılan bir durumdur. Bu nedenle aileler çocukta öksürük ve hırıltı belirtilerine karşı dikkatli olmalıdır. Çocukluk yaşlarında ilk belirtilerini veren hastalığın, kişinin tüm hayatı boyunca birlikte yaşamayı öğrenmesi gereken bir durum haline gelebilir. 

Alerjiye neden olan madde tespit edilmeli

Çocukta alerjik nezleden şüphelenildiği durumlarda, aile alerjiye neden olan etkenleri fark edebileceği gibi alerjiye neden olan maddeyi tespit etmek için cilt veya kan testlerine ihtiyaç da duyulabilir. Ayrıca, burun akıntılarında alerji hücrelerinin yüzdesinin ölçüldüğü “nasal eosinofili” testi de alerjik nezle tanısı için kullanılan bir yöntemdir. Testlerin sonucunda, çocuğun belli bir alerjene karşı duyarlı olduğu tespit edildiği takdirde, bu alerjiye yönelik tedaviye başlanabilir.  

İlaç tedavisi yetersiz kalırsa aşı tedavisi uygulanabilir

Alerjik nezle tedavisinin ilk adımı alerjiye neden olan alerjenlerden kaçınmaktır. Eğer çocuktaki alerjik nezle polenlere karşı gelişiyorsa, tozlaşmanın sıkça görüldüğü aylarda, çocuğu yeşil alanlardan mümkün olduğunca uzak tutmak gerekebilir ya da tedavi altında yeşil alanlarda bulunması sağlanmalıdır. Çevresel korunma yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda, ilaç tedavisi etkili bir yöntem olacaktır. Bu ilaçlar sadece belirtilerin görüldüğü günlerde kullanıldıklarında bile, çocuğun şikayetlerini gidermeye yardımcı olabilir. İlaç tedavisi de yetersiz kaldığında çocuklarda aşı tedavisi, “immünoterapi” uygulanmaktadır. Çocuğun duyarlı olduğu alerjenlerin artan dozlarda çocuğa verilmesiyle bağışıklık sistemini düzenlemeyi amaçlayan aşı tedavisi, bir süre sonra vücudun bu alerjenleri doğal karşılayabilmesini sağlamaktadır.

{ "vars": { "account": "UA-99020016-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }