Halkbilim Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ali Öztürk, “Anadolu’nun Kökleri” grup üyelerinin profesyonellerden oluşmadığının altını çizerek etkinlikle ilgili görüşlerini paylaştı. Dans topluluğunun üniversite ve şehir arasında bir temas noktası olduğunu belirten Öztürk, “Grubun en önemli özelliği, bu işi profesyonelce yapmasa da kendi yaşam kalitelerini artıracak bir renk arayışı içerisinde olan, yeni bir sosyal çevre olarak üniversitemizin imkanlarından yararlanmak isteyen, üniversitemizle kentin bağlantısını kurmaya yardımcı olan insanlardan oluşması. Çünkü bizim temel görevlerimizden biri de üniversitemizin kentle, kentte yaşayan ama öğrenci olmayanlarla iletişimini sürdürmesi. Üniversitemizin kentlilerle bir bütün olması dolayısıyla böyle bir birimin çalışıyor olması hepimizi heyecanlandırıyor. İçtenlikleri samimiyetleri bizim için öncelikli ondan sonrası zaten bir şekilde seyirciye yansır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Genel sanat yönetmenliğini Öğr. Gör. Mehmet Bektaş Tuncer’in üstlendiği gösteride Eskişehir Yöresi, Karadeniz Yöresi, Diyarbakır Yöresi, Roman ve Zeybek dansları sergilenirken, dans müziği olarak Seymen, Karadeniz, Kıskanç ve Burdur havaları ile izleyenler keyifli anlar yaşadı.