TEKNOFEST İstanbul dün kapılarını açtı. Daha ilk günden itibaren öyle bir kalabalık, öyle bir heyecan vardı ki insan ister istemez gurur duyuyor. Türkiye’nin en büyük teknoloji ve havacılık festivali olmasının yanı sıra, dünyada da benzeri az bulunan bir organizasyona dönüşmüş durumda. Rakamlar zaten her şeyi anlatıyor. Bu yıl 1 milyon 100 bin yarışmacı başvuruda bulundu. Dile kolay, milyonun üzerinde genç, mühendis, girişimci, kısacası geleceğin mimarları… Tek bir hedef için, yani hayallerini gerçeğe dönüştürmek için bu yarışmaya katıldı.
İlk TEKNOFEST 2018 yılında yapılmıştı. Aradan sadece 7 yıl geçti ama geldiği nokta gerçekten muazzam. 2018’de başlayan bu yolculuğun bugün milyonlara hitap eden bir festival haline gelmesi, hem organizasyonun gücünü hem de gençlerin teknolojiye olan ilgisini gözler önüne seriyor. Türkiye, teknoloji alanında gençlerine böyle bir sahne sunmakla büyük bir adım atıyor. Çünkü teknoloji, yalnızca geleceği değil, bugünü de şekillendiriyor. Ve bu alanda cesur, hayal kurabilen, o hayalleri gerçeğe dönüştürecek imkânı bulan gençler, ülkenin en değerli hazinesi.
TEKNOFEST’i övmek için çok sebep var. Öncelikle, gençlerin önünü açıyor. Bir gencin hayal ettiği bir projeyi sunabileceği, yarışabileceği, değerlendirmeye alınabileceği, destek görebileceği bir platform bulması her ülkede kolay değildir. O yüzden TEKNOFEST, bir festival olmanın çok ötesinde; adeta bir okul, bir laboratuvar, bir girişim merkezi. Burada sadece fikirler yarışmıyor; aynı zamanda cesaret, özgüven ve inanç da kazanılıyor.
Bir diğer önemli nokta ise TEKNOFEST’in artık çok güçlü bir referans haline gelmesi. Düşünün, bir genç CV’sine “TEKNOFEST’te yarıştım” yazdığında bile birçok kapının aralanabileceği bir seviyeye gelindi. Çünkü burada yarışmalara katılan projeler, sadece teoride kalmıyor; ciddi bir değerlendirme süzgecinden geçiyor. Kazananların aldığı destekler, maddi ödüller, işbirliği imkânları ve daha da önemlisi kazandıkları tecrübe, hayat boyu yanlarında taşıyacakları bir değer oluyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı öncülüğünde düzenlenen festival, her yıl bir öncekinden daha güçlü bir içerikle karşımıza çıkıyor. Bu yıl da 58 ana, 137 alt kategoride yapılacak yarışmalarda ön elemeyi geçen takımlar toplamda 85 milyon liralık maddi destekten yararlanacak. Dereceye giren takımlara ise 65 milyon liranın üzerinde ödül verilecek. Bu da aslında gençlerin fikirlerinin ne kadar değerli bulunduğunu gösteriyor.
Bugüne kadar 11 milyona yakın ziyaretçiyi ağırlayan TEKNOFEST, sadece yarışmalardan ibaret değil. İstanbul’da devam eden festival, miniklerden gençlere, ailelerden teknoloji tutkunlarına kadar herkese hitap eden etkinliklerle bir şölen havasında geçiyor. Yani bu atmosferi soluyan herkesin içinde bir şeyler uyanıyor. Çocukların gözlerindeki ışıltıyı, gençlerin projelerindeki heyecanı, ailelerin gururunu gördüğünüzde, aslında bu festivalin en büyük ödülünün topluma kattığı motivasyon olduğunu daha iyi anlıyorsunuz.
Kısacası TEKNOFEST, sadece bir teknoloji festivali değil; Türkiye’nin geleceğe dair en büyük umudu. 7 yılda aldığı yol, bundan sonrasına dair güçlü bir işaret. Eğer bu ilgi, bu destek, bu heyecan böyle devam ederse, önümüzdeki yıllarda dünya çapında büyük başarılara imza atacak bir gençlik yetişeceğine hiç şüphe yok. Ve bu başarıların başlangıç noktası olarak TEKNOFEST gösterilecek.