Anadolu toprakları kara bulutlarla kaplıydı. Umutsuzluk, yoksulluk ve esaretin gölgesi halkın yüreğine çökmüştü. Ancak bir adamın gözlerindeki mavi ışık, bu karanlığı delip geçti. Mustafa Kemal Atatürk, o ışığıyla yalnız bir ulusu değil, bir geleceği de aydınlattı. İşte o ışığın adı Cumhuriyet oldu.
Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değildir. Cumhuriyet, insanı merkeze alan, eşitliği, özgürlüğü ve adaleti temel alan bir yaşam biçimidir. Halkın kendi kaderini eline almasıdır. Her bireyin “Ben de varım” diyebilmesidir. Cumhuriyet biziz ve cumhuriyetle varız.
Bugün 102 yıldır o ışığın altında yürüyoruz. Bazen fırtınalarla, bazen gölgelerle karşılaştık; ama ışığımız hiç sönmedi, sönmeyecek de. Çünkü o ışık, bir milletin kalbinde yanıyor.
Atamıza bir sözümüz var:
Bu ışığı koruyacak, Cumhuriyet’i sonsuza dek yaşatacağız.
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
Ne mutlu Cumhuriyet’in ışığında yürüyenlere!