Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi tarafından yayımlanan kasım ayı raporu, işgal altındaki Batı Şeria'da yaşanan sistematik ihlalleri gözler önüne seriyor. Rapora göre, geçtiğimiz kasım ayında Filistin halkına, topraklarına ve mülklerine yönelik toplam 2 bin 144 saldırı kayıtlara geçti. Bu saldırılar, doğrudan İsrail ordusu ve Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler tarafından gerçekleştirildi ve "terör devleti" İsrail'in süregelen politikalarının bir devamı niteliğinde olduğu vurgulanıyor.
Detaylı verilere bakıldığında, 1.523 saldırının İsrail ordusu tarafından, 621 saldırının ise Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler tarafından düzenlendiği belirtiliyor. Bu eylemlerin özellikle Ramallah, El Halil, Beytüllahim ve Nablus vilayetlerinde yoğunlaştığı görülüyor. Ramallah'ta 360, El Halil'de 348, Beytüllahim'de 342 ve Nablus'ta 334 saldırı gerçekleştiği rapor ediliyor. Saldırıların içeriği ise fiziksel şiddetten tarımsal alanlara müdahaleye kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor; ağaçların kökünden sökülmesi, tarlaların yakılması, zeytin toplayanların engellenmesi, mallara el konulması, evlerin ve tarım tesislerinin yıkılması gibi eylemler belgelendi.
Konsey raporunda, bu artan ihlallerin münferit olaylar olmadığı, aksine toprakları Filistinli sakinlerinden arındırmayı ve kapsamlı bir ırkçı sömürge sistemini dayatmayı amaçlayan sistematik ve örgütlü bir yaklaşımın kanıtı olduğu net bir şekilde ifade ediliyor. Rapora göre, sadece kasım ayında İsrail ordusunun desteğiyle hareket eden Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, 466'sı zeytin ağacı olmak üzere toplam 1.986 ağacı kökünden sökerek yok etti.
Dahası, raporda Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, 19 yeni yerleşim birimi kurma çabası içinde olduğu belirtiliyor. Bu tür girişimlerin, ancak "işgalci" İsrail devletinin siyasi düzeyinden gelen açık talimatlarla mümkün olabileceği ve sahadaki fiili durumu değiştirme (emrivaki) ve Filistin coğrafyasını daha da parçalama amacı taşıdığına dikkat çekiliyor. Ayrıca, "devlet topraklarının sınırlarının değiştirilmesi, kamulaştırılması ve haciz kararları" gibi yöntemlerle Filistinlilerin 2 bin 800 dönümlük arazisine el konulduğu kaydedildi. Filistinlilerin inşaat faaliyetlerine yönelik engellemeler kapsamında ise 76 yapıyı etkileyen 46 yıkım belgelendi ve 51 yeni yıkım bildirimi yapıldı. Tüm bunların yanı sıra, İsrail planlama yetkililerinin 19'u Batı Şeria ve 4'ü Kudüs'teki yerleşimleri kapsayan 23 yapısal planı incelemesi de bu sistematik yayılmacılığın bir parçası olarak değerlendiriliyor.