Geleceği İnşa Eden Güç: Gençlik Haftası’na Dair

Her yıl 19-25 Mayıs tarihleri arasında kutlanan Gençlik Haftası, sadece bir dizi etkinliğin yapıldığı bir dönem olmanın ötesinde, Türkiye’nin en büyük potansiyeline, yani gençliğine dikkat çekilen anlamlı bir süreçtir. Bu hafta, Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Kurtuluş Mücadelesi’ni başlatmasının yıldönümüyle taçlanır. Atatürk’ün “Bütün ümidim gençliktedir” sözleriyle şekillenen bu miras, her yıl daha da derinleşen bir anlam kazanır.

Peki, gençlik ne demektir? Sadece bir yaş aralığı mıdır, yoksa bir ruh hâli midir? Bugünün dünyasında genç olmak; değişen, dönüşen bir çağa ayak uydurmak, teknolojinin peşinde koşmak, bir yandan da değerlerine sahip çıkarak ilerlemek demektir. Gençlik Haftası ise gençlerin hem bireysel gelişimlerine hem de toplumsal rollerine dikkat çeken bir aynadır.

Bu hafta boyunca düzenlenen sportif etkinlikler, kültürel faaliyetler ve söyleşiler, gençlerin enerjisini ve yaratıcılığını ortaya koyma fırsatı sunar. Ancak asıl mesele, yılın sadece bir haftasında değil, her anında gençlerin sesine kulak vermekte yatıyor. Eğitimde, istihdamda, sanatta, bilimde ve siyasette gençlerin daha fazla yer aldığı bir Türkiye, geleceğe daha emin adımlarla yürür.

Şunu da söylemeliyim ki; gençliğin sesine değer veren bir toplum, kendi geleceğini inşa ediyor demektir. Gençlerimizin hayalleri, sorunları ve umutları; sadece onların değil, hepimizin meselesidir. Gelin bu Gençlik Haftası’nı bir hatırlatma olarak değil, bir başlangıç olarak kabul edelim. Gençliğe daha çok alan, daha çok fırsat ve daha çok güvenle yaklaşalım.

Çünkü bu ülkenin yarını, bugün gençlerin omuzlarında yükseliyor.

{ "vars": { "account": "UA-99020016-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }