AB ayrıca Katar'a tam dayanışma göstererek Doha'yı 'Mısır ve ABD ile birlikte Gazze'deki çatışmanın arabulucusu olarak önemli rol oynayan stratejik ortak' olarak nitelendirdi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Salı günü, İsrail'in Doha'daki Hamas müzakerecilerine yönelik saldırısını kınayarak, saldırıyı "uluslararası hukukun şok edici bir ihlali, bölgesel barış ve istikrara bir saldırı ve dünya çapında arabuluculuk ve müzakere süreçlerinin bütünlüğüne bir darbe" olarak nitelendirdi. Cenevre'deki İnsan Hakları Konseyi'nde acil bir tartışma sırasında konuşan Volker Türk, 9 Eylül saldırısının "uluslararası insan hakları hukuku kapsamındaki yaşam hakkını ve uluslararası insancıl hukuk ilkelerini ihlal ettiğini" söyledi. Arabuluculuk yapan tarafları hedef almanın Katar'ın bir barış arabulucusu olarak rolünü baltaladığını da sözlerine ekledi. "Bu, çatışmaları barışçıl yollarla çözmeye yönelik küresel çabalara bir saldırıdır" diye vurguladı. Türk, saldırının, İsrail'in Gazze'de bir milyon kişiyi etkileyen yeni bir yerinden etme emri ve hükümetin Doğu Kudüs yakınlarındaki E1 yerleşim projesini onaylamasıyla aynı zamana denk geldiğini ve bunun "iki devletli çözümü geri dönüşü olmayan bir noktaya giderek yaklaştırdığını" söyledi.
Türk, saldırının, Gazze'de bir milyon kişiyi etkileyen yeni bir İsrail yerinden etme emri ve hükumetin Doğu Kudüs yakınlarındaki E1 yerleşim projesini onaylamasıyla aynı zamana denk geldiğini ve bunun "iki devletli çözümü geri dönüşü olmayan bir noktaya giderek yaklaştırdığını" söyledi. Üye devletleri, savaş yasalarını ihlal etme riski taşıyan silahların İsrail'e akışını durdurmaya çağırdı ve "Üye devletler daha fazla bekleyemez" dedi. Tartışmaya değinen AB temsilcisi Deike Potzel, bloğun Katar ile tam dayanışma içinde olduğunu belirterek, Körfez ülkesini "Mısır ve ABD ile birlikte Gazze'deki çatışmada arabulucu olarak önemli bir rol oynayan stratejik ortağımız" olarak nitelendirdi.
Uluslararası toplumun odak noktasının "ateşkese, tüm rehinelerin serbest bırakılmasına ve Gazze'ye insani yardımların engelsiz erişimine" devam etmesi gerektiğini vurgulayan Potzel, Katar'ın arabuluculuk rolünün devam etmesine verdiği desteği yineledi. Potzel, "Tüm tarafları arabuluculuk kanallarını ve bölgesel istikrarı tehlikeye atacak her türlü eylemden kaçınmaya ve iki devletli çözüme bağlı kalmaya çağırıyoruz" dedi. Katar, saldırıya rağmen arabuluculuk yapmaya kararlı Katar ise, İsrail saldırısının "sadece Katar Devleti'nin egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün açık bir ihlali değil, aynı zamanda uluslararası sözleşmelerle tanınan temel insan hakları, yaşam hakkı, güvenlik, çocukların korunması ve eğitim hakkının da ciddi bir ihlali" olduğunu söyledi.
Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı Maryam Bint Ali bin Nasır El-Misnad, acil oturumda yaptığı açıklamada, saldırının "devlet terörü ve bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe doğrudan bir tehdit" teşkil ettiğini söyledi. Saldırının münferit bir olay olmadığının altını çizen El-Misnad, bunun Katar'ın rolünü çarpıtmayı ve diplomatik çabalarını engellemeyi amaçlayan "daha geniş kapsamlı bir kampanyanın parçası" olduğunu belirtti. İsrail saldırısına rağmen bakan, Katar'ın arabuluculuk ve barış için çalışma yaklaşımına olan bağlılığını yineledi.