Bayramların ortak dili vardır; sevinç, paylaşım ve bereket... Hele ki Kurban Bayramı yaklaştığında sofralar zenginleşir, alışveriş telaşı artar, çarşı pazar ayrı bir hareket kazanır. Ama tüm bu yoğunluk içinde bir şeyi unutmamamız gerekiyor: Sağlığımızı.
Son günlerde açıklanan veriler, denetimlerin ne kadar gerekli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Eskişehir Valiliği tarafından kamuoyuyla paylaşılan Mayıs ayı Ticaret İl Müdürlüğü denetimlerinde tam 1 milyon 307 bin 396 TL idari para cezası kesildi. Evet, yanlış duymadınız; yalnızca bir ayda. Denetim personeli, 197 firmada 5 bin 972 ürün, haksız fiyat artışı kapsamında ise 63 firmada 315 ürünü kontrol etti. Demek ki sadece bir market gezmesinde bile karşılaşabileceğimiz sorunlar onlarca, belki yüzlerce kişinin cebini ve sağlığını etkiliyor.
Peki, bu denetimler sadece rakamlardan mı ibaret? Elbette hayır. Gıda güvenliği, halk sağlığı, etik ticaret... Bunların hepsi bu çalışmaların temelini oluşturuyor. Kurban Bayramı gibi tüketimin zirve yaptığı dönemlerde bu hassasiyet daha da önem kazanıyor. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün bayram öncesi yoğunlaştırdığı kontroller tam da bu yüzden hayati.
Et ve et ürünlerinden şekerlemeye, unlu mamullerden kuruyemişe kadar her alanda denetim var. Bu sadece devletin değil, toplumun da görevi. Özellikle etlerin parçalanması, kıyma çekimi gibi işlemlerin hijyenik koşullarda yapılması, şekerleme ve tatlı üretimlerinin sağlıklı ortamda gerçekleşmesi, vatandaşın doğrudan etkilendiği konular. Bir kıymanın uygun koşulda çekilmemesi, bir tatlının sağlıksız ortamda üretilmesi; belki bir ailenin bayram sevincini hastane koridorlarına çevirebilir.
Tepebaşı Belediyesi Zabıta Müdürlüğü de boş durmuyor. Zabıta ekipleri, kasaplardan pastanelere, fırınlardan kuruyemişçilere kadar onlarca işyerinde denetimlerini sürdürüyor. Hijyen, gramaj, etiket... Hepsi tek tek kontrol ediliyor. Ruhsatlı işletmelerin tercih edilmesi gerektiği özellikle vurgulanıyor. Unutmayalım; kayıt dışı çalışan, denetimden kaçan bir işletmeden alınan ürün, sadece ucuz değil, aynı zamanda risklidir.
Vatandaş olarak bizim de bu süreçte görevimiz var. Alışveriş yaparken ürünün son kullanma tarihine, etiketine, saklama koşullarına dikkat edeceğiz. Hijyen kurallarına uymayan bir duruma şahit olursak Alo Gıda 174 ya da Tepebaşı Belediyesi Mavi Masa 444 44 26 numaralarını aramaktan çekinmeyeceğiz. Bir ihbar, belki onlarca insanın sağlığını koruyacak.
Denetimlerin etkili olması, sadece zabıtanın, bakanlığın değil; bizlerin de bilinçli hareket etmesiyle mümkün. Bu bayramda da hem soframız bereketli, hem gönlümüz huzurlu olsun istiyorsak; sağlıklı gıdaya ulaşma konusunda birlikte hassasiyet göstermeliyiz.
Unutmayalım; bayram, önce sağlıkla güzeldir.