Kök hücrelerin ön koşullandırma sürecinde kobalt klorür ile gerçekleştirilen hipoksik ortamın hücreler üzerindeki etkilerinin detaylı biçimde incelendiği çalışmada elde edilen bulgular, ön koşullandırma süreçlerinin kullanılan ajanın türüne ve uygulama koşullarına bağlı olarak farklı hücresel yanıtlar oluşturabileceğini göstererek, bu yaklaşımların dikkatli değerlendirilmesi ve amaca özel olarak tasarlanması gerektiğini ortaya koydu.
BAÜN akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Başak Işıldar ile İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa akademisyenlerinden Prof. Dr. Meral Koyutürk, Dr. Duygu Neccar ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Serbay Özkan tarafından ortaya koyulan, “Dynamic analysis of metabolic and ultrastructural changes in mesenchymal stem cells at hypoxic preconditioning and post-preconditioning stages: Cobalt chloride on the spotlight” başlıklı çalışma, uluslararası dergi sıralamalarında en üst dilim olan Q1 ölçeğindeki “Tissue and cell” dergisinde yayımlandı.
Dr. Öğr. Üyesi Başak Işıldar: “Ön koşullandırma süreçlerinin ajan türüne göre farklılık gösterebileceğine dair önemli bulgular elde ettik.”
Çalışma hakkında bilgi veren BAÜN akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Başak Işıldar konuya dair açıklamasında, “Mezenkimal kök hücrelerin terapötik etkinliğini artırmak amacıyla geliştirilen ön koşullandırma yöntemleri, son yıllarda araştırma odağı haline gelmiştir. hipoksik ortamı taklit edebilen kobalt klorür (CoCl₂) maddesinin, kök hücreler üzerindeki etkilerinin detaylı biçimde incelendiği bu çalışmada, CoCl₂ uygulamasının hücresel stres yanıtları, metabolik düzenlemeler ve genel hücre sağlığı üzerindeki sonuçlarını değerlendirdik. Elde ettiğimiz veriler, her hipoksimimetik ajanın aynı şekilde etki göstermediğini; CoCl₂'nin bazı yönleriyle farklı veya sınırlı etkilere neden olabildiğini ortaya koydu. Bu durum, ön koşullandırma stratejilerinin dikkatle optimize edilmesi gerektiğini gösteriyor.” dedi.
Makale bağlantı adresi: