Konu hakkında bir bildiri yayınlayan  Eskişehir Kırım Derneği başkanı Evren Olcay, “Tarih boyunca çeşitli faktörler tarafından bin bir zorluklarla karşılaşan Türk toplumu yaşadığı coğrafyalarda zulme uğrayarak zorunlu göçlere dahası soykırımla sonuçlanan sürgünlere uğratılmıştır. 23 şubat tarihi çeçen- inguşlar, 14 Kasım tarihi Ahıska Türkleri, 21 Mayıs tarihi tüm Çerkes toplumu, 2 kasım tarihi ise Karaçay-malkarlar için ne anlam ifade ediyorsa 18 Mayıs 1944 tarihi de Kırım Tatarları için aynı manada olan insanlık tarihine geçmiş bir utanç vesikasıdır.Dönemin Rus diktatörü cani Stalin tarafından verilen emirle, bir gecede evlerini, ailelerini ve vatan topraklarını kaybeden Kırım Tatarları, bindirildikleri hayvan vagonlarıyla meçhule doğru yola çıkmış ve yolun sonuna geldiklerinde ise çilelerle dolu ve vatan hasretiyle geçecek bir yaşamla karşı karşıya kalmışlardır. 18 Mayıs 1944 Kırım Sürgünü sadece bir toplumun top yekün yer değiştirmeye zorlandığı bir sürgün değil, aynı zamanda 250 bin insanın can verdiği gerçek bir soykırımdır. Sürüldükleri coğrafyalarda hayatta kalmayı başarıp anavatanları Kırım’a dönebilen soydaşlarımız ve onların soyları bugün 75 yıl öncesinin acı hatıralarıyla yaşamaktadırlar. Ancak Şubat 2014’te Rusya tarafından başlatılan işgal ve buna bağlı olarak yaşanan insan hakkı ihlalleri Kırım’da yaşayan soydaşlarımızın geleceğe güvenle bakmalarına engel olmaktadır” dedi. (HM)