Milli Eğitim Bakanlığı’nın peş peşe yaptığı yönetmelik değişiklikleri ile bütün okulları imam hatipleştirmek yönünde adımlar attığını söyleyen Ayaz, buna örnek olarak ise İmam Hatipler dışındaki ortaöğretim kurumlarına açılacak şube sınırı getirilirken, imam hatiplere herhangi bir sınır getirilmemesini gösterdi. Sorunu TEOG sınavının kaldırılması ile sınırlandırmanın mümkün olmayacağını vurgulayan Ayaz,‘‘TEOG’ un kaldırılması ile birlikte ortaöğretimde ‘adrese dayalı kayıt’ sistemine geçileceğinin açıklanması, öğrencilerin önemli bir bölümünün İmam Hatiplere mecbur bırakmasına neden olacaktır” dedi.  

 

“PİYASACI EĞİTİM”

Anadolu İmam Hatiplere yönelik herhangi bir sınırlandırma yapılmamasının ne tür sonuçlar ortaya çıkaracağını tahmin etmenin zor olmayacağını kaydeden Ayaz,“Anadolu liselerinde kontenjanların dolması halinde öğrencilerin zorunlu olarak İmam Hatiplere ve özel liselere yönlendirilmesi kaçınılmaz olacaktır.  Dolayısıyla sorun sadece TEOG sınavının kaldırılması değil, öğrencilerin zorunlu olarak İmam Hatiplere gitmek istemeyenlerin ise özel liselere yönlendirilmesidir. Kapitalizmin dayattığı “piyasacı eğitim” anlayışının tipik bir örneği olan bu anlayış derhal terk edilmeli, öğrencileri birbiri ile rekabet eden değil, onları geliştiren, çok yönlü bilgi ve beceri kazandırıcı, nitelikli bir eğitim anlayışı benimsenmelidir’’ diye konuştu.