Aladağ, şarbonun bakteriyel bir hastalık olduğunu belirterek, özellikle sığır, koyun, keçi, deve gibi ot yiyen hayvanlardan insanlara bulaştığını vurguladı. Şarbon vakaları ile ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı’nı eleştiren Aladağ,‘‘ Tarım ve Orman Bakanlığı ve ilgili kurumu hasta hayvanları imha ettiğini ve her türlü yasal önlemin aldığını bildirmekle sorumluluktan kurtulamaz; şu soruların yanıtı kamuoyunu tatmin edecek şekilde en kısa zamanda verilmelidir:‘‘ Bu hayvanlar yasa ve yönetmelik hükümleri hiçe sayılarak şarbon basili taşımasına rağmen nasıl ithal edilmiştir; hangi gümrük kapısından geçmiştir; sorumluları kimlerdir ve haklarında yasal işlem yapılmış mıdır? Kamuoyuna yansıyan Ankara’daki grup dışında başka hayvan gruplarında da şarbona rastlanmış mıdır? Rastlandıysa ne gibi işlemler yapılmıştır; kamuoyuna niçin bilgi verilmemiştir? Kurban pazarlarında satılan tüm küçük ve büyükbaş hayvanlar Hayvan Sağlığı ve Zabıtası Yönetmeliğinin ilgili yönetmeliğince gerekli muayeneden geçirilmiş midir? Son bir ay içinde deri, akciğer veya barsak şarbonu şüphesi ile sağlık kurumlarına başvuran vatandaşlarımız var mıdır? Eğer varsa sağlık durumları nedir?’’ ifadelerini kullandı.
‘MEZBAHA SORUNU ARTIK ÇÖZÜLMELİ’
Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Mehmet Kızılinler de konu ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamasında Büyükşehir Belediyesi’ni eleştiren Kızılinler,‘‘Eskiden ilçe belediyelerinde bulunan mezbahaneler, değişen yasa ile Büyükşehir Belediyesi’ne geçişi sonrasında, modernizasyonun mümkün olmadığı bahanesiyle yerine herhangi bir yatırım düşünmeksizin kapatılmıştır. Koca şehirde legal kesim sadece tek bir mezbahada yapılmaktadır. Bu mezbahanın kesim miktarı da Eskişehir’in tüketiminin çok altında olduğundan bir kısım etin kontrolü olmaksızın tüketime sunulduğunu düşünüyoruz. Konu ile ilgili sorumluluk sahibi başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm kişi ve kurumları şehrin mezbaha probleminin çözümü ile ilgili sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz’’ şeklinde konuştu.
