Gelir adaletli bir kadro talebinde bulunan taşeron işçiler sundukları raporda, “Sadece Eskişehir ilinde değil tüm Türkiye’de yaşayan ve çalışan taşeron işçiler, kabinede yapılan değişiklikle birlikte, çalışma hayatının sorunlarının çözümü hususunda umutlarının arttığını, gerek sosyal medyada gerekse sosyal ortamlarda olumlu ifade ve görüş bildiren ve sizin gerek taşeron işçiler için yaptığınız olumlu açıklamalarla, gerekse çalışma hayatını yakından tanıyan ve bilen uzman bir bakanımız olduğunun kanatine varan ve en başta bir ana yüreği taşımanız, özellikle hastane ve üniversitelerde çalışan taşeron işçilerin çoğunun kadın olması ve değerli bir hocamız olmanız nedeniyle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak atanmanızı memnuniyet verici bir gelişme şeklinde değerlendirdik.Türkiye’nin ilk kadın Çalışma Bakanı ve konunun uzmanı akademik bir kariyere sahip olmanız nedeniyle çalışma yaşamının sorun ve beklentilerinin karşılık bulması anlamında son derece doğru bir tercih olduğunun kanaatine vardık. “Çalışma yaşamını da yakından tanıyan, bir bakanımızın olmanız bizleri fazlasıyla memnun ve hoşnut etmiştir. TBMM’miz tarafından taşeron işçilerine toplu iş sözleşmesi yapma hakkı vermesine rağmen bu hak kullanılamamaktadır. Yapılan işin niteliği aynı olmasına rağmen işçiler arasında farklı ücretler uygulanmaktadır. Sağlık Bakanlığında ve diğer bazı kamu kurumlarında çalışan taşeron işçiler kamuda en düşük ücret alan çalışanlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Hastanelerde ve üniversitelerde çalışan memurlar ve sözleşmeliler döner sermayeden payını alırken taşeron işçilere bu pay verilmemektedir. Bunların önüne geçilmelidir” dediler.