Yeni yıl geliyor ama bu sene korona virüsten mi, dertten tasadan mı normalde yaşadığım heyecandan eser yok içimde. Kutlayasım bile gelmiyor açıkçası. Normalde yeni yıl umut, heyecan ve güzel dilekler getirirdi. Hiçbirisi içimden geçmiyor şu an. Nasıl geçsin ki zaten? Ülkenin içinde bulunduğu durumda hepimizin umudu kırılıyor maalesef. Geçtiğimiz gün 3 kadın birlikte oldukları erkekler tarafından katledildi. Ne olacak yeni yıl geldiyse, kadınlar artık öldürülmeyecek mi yani. Daha hala İstanbul Sözleşmesi’nin tartışıldığı bir ortamda boşuna hayal kurmanın da mantığı yok. Gerekli önlemler alınmadıkça, İstanbul Sözleşmesi tam anlamıyla uygulanmadıkça kadınlar 2021’de de katledilecek. Yeni yıl geldi diye ekonomik sıkıntılar mı bitecek. Ekonomik sıkıntıların bitmesine daha 2 yıl var. Kusura bakmayın 2023’te dünyanın 10 büyük ekonomisi içine gireceğiz. 2 yıl daha sabredin. Nasıl olacaksa artık o iş.  Herhalde biz yüzde 20 yüzde 20 büyüyeceğiz, onlar da yüzde 30 yüzde 30 küçülecek. Asgari ücrete yapılan zam da belli oldu. Yine işçiden emekçiden yana olmayan bir tavırla asgari ücret belirlendi. Düşünün aynı evde 2 kişi asgari ücretle çalışsanız dahi evinize giren para yine de yoksulluk sınırının altında. Zaten çoğu insan kısa çalışma ödeneğine çalışıyor. Ellerine geçen para 2 bin 100 lira civarına yükselecek. Açlık sınırının altında bir maaşla yine evlerini geçindirmeye çalışacaklar. Eh başımızdaki virüs belası da bir türlü gitmek bilmiyor zaten. Sağlık çalışanlarının sıkıntıları, eğitimcilerin sıkıntıları da haliyle bitmiyor. Esnafın işleri aylardır kötü. Hele hizmet sektörü zaten bitik. Yeni yıl neler getirir bilinmez ama ilk kez bir yeni yıla karamsar giriyorum. Belki de birçok kişi o şekilde giriyor. Yine de herkese mutlu yıllar ve bol kazançlar dileyerek yazımı bitireyim. Daha fazla yazıp da sizin de içinizi iyice karartmayayım. Haftaya görüşmek dileğiyle.