Türkiye’nin birçok ilinde açılışları gerçekleştirilen Millet Bahçelerinin ardından sonunda Eskişehir Millet Bahçesi’nin de açılışı yapılacak. Bildiğiniz gibi Eskişehirliler 2014 yılından bu yana Millet Bahçesi’ni bekliyor. Türk Dünyası Kültür Başkentliği döneminde planlanan eser tam 6 yıl sonunda açılıyor. 2018 Haziran ayında yapımına başlanan Millet Bahçesi 2 yılı biraz aşan bir sürenin sonunda açılacak. AK Parti Milletvekili Nabi Avcı, açılışı 29 Ekim’de yapmayı planladıklarını açıkladı. Avcı, 52 dönümlük araziye yapılan ve yer altı otoparkıyla tasarlanan Millet Bahçesi'nde havuzun yanı sıra 160 bin bitki, bin 242 ağaç, yürüyüş yolu, bisiklet ve paten yolu, kamelyalar, çocuk oyun alanları, millet kıraathanesi, oturma grupları, tuvalet ile çim alanlar yer alacağını da duyurdu. Şehrin merkezinde vatandaşların nefes alabileceği büyük bir alan Eskişehirlilere kazandırılıyor. Bu kazanımda Eskişehirlilerin de aslında rolü büyük. Eskişehirliler Millet Bahçesi’nin betonlaşmaması için de büyük çaba sarf etmişti zamanında. Halkın görüşüne sunulan ilk proje maketi beğenilmemiş, içinde birçok yapılaşma olması nedeniyle tepki toplamıştı. Ardından proje içinde yapılaşmaya yer vermeyecek şekilde tekrar revize edilmişti. Geç olsun da güç olmasın denir ya. Umarım bu hikaye de güzel sonuçlanır ve Eskişehirlilerin 6 yıllık bekleyişine değen bir sonuç ortaya çıkar. Özellikle içinde bulunduğumuz pandemi döneminde hepimizin sosyal mesafe kurallarına uyabileceği, dört duvar arasına kapanmadan yeşilliğin içinde nefes alabileceği alanlara çok ihtiyacımız var. Sazova Parkı ve Kentpark gibi güzel yeşil alanlarımız bulunuyor ancak şehir merkezine biraz uzaktalar. Merkeze yakın olan Kanlıkavak Parkı da artık yoğunluğu kaldıramayacak duruma geldi. Şehrin stresinden kaçmak isteyenler parkı hınca hınç dolduruyor. Bu yüzden şehrin tam göbeğinde böyle bir alanın yaratılması tüm Eskişehirlilere çok iyi gelecek.

YÜZ YÜZE EĞİTİM İYİ AMA

PANDEMİ GERÇEĞİ ORTADA

Eskişehir öğrenci kenti olarak biliniyor. Haliyle ekonomisi de öğrencilerle iç içe geçmiş durumda. Üniversitelerin yüz yüze eğitim yapmama kararı esnafları da büyük ölçüde etkileyecek. Yüz yüze eğitim olmadan eğitimin kalitesi de ister istemez düşecek. Ancak pandemi gerçeği de her gün yüzümüze vurmaya devam ediyor. 3 Eylül’de günlük vaka sayısı bin 600’ü aştı. 4 Eylül’de de rakam bin 600’ün üstünde seyretti. Milli Eğitime bağlı okullarda öğretmenler seminerlere çağrıldı. Bu seminerlere katılan öğretmenlerden bazıları covid pozitif çıktı. 21 Eylül’de ise okullar açılacak ve bazı okullarda sabun bile olmadığı söylentileri var. Yüz yüze eğitim gerçekten çok önemli ancak yeterli tedbir alınabilecek mi? Üniversitelerde yüz yüze eğitim ise apayrı bir konu. 200’ü aşkın kişinin aldığı dersler oluyor bazen. 200 kişiye nasıl bir ortamda sosyal mesafe kuralları dahilinde ders verebilirsiniz ki. Aynı dersi 3-4 farklı öğretim üyesi verse deseniz o da olmaz. Ne derslik sayısı yeter ne de yeterli sayıda öğretim elemanı bulabilirsiniz. Hybrid eğitim sistemi bu sorunu çözebilir ancak özellikle zorunlu ve yüz yüze alınması gereken derslere bir çözüm bulunması gerekiyor. Birçok öğrencinin ailesi de eminim ki pandemi sürecinde ekonomik zorluklarla boğuşuyor. Kısa çalışma ödeneğine dahil olup asgari ücret dahi alamayan aileler, çocuklarını üniversiteye gönderirken de çok zorlanacak. Ekonomik açıdan bakıyorsak duruma esnafı düşündüğümüz kadar öğrencilerin ailesini de düşünmemiz gerekiyor. Mart ayından bu yana birçok öğrenci kullanamadığı apartına, evine para ödedi. Şahsen ben öğrenci olsam eğitime yeniden ara verilmesi ihtimaline karşı kendimi böyle bir riske atıp tekrar apartlarla 1 yıl sözleşme imzalamak istemem. 3 üniversitenin de birbirinden değerli akademisyenleri var. İyice düşünmeden böyle bir karar alacaklarını da pek sanmıyorum. Öğrenci sayılarını da göz önüne alarak hybrid eğitime geçmeme kararı almış olabilirler. Pandeminin seyrine göre öğretim metodunda değişiklik yapılabileceği de zaten duyuruldu. Bu süreçte bizim elimizden gelen pandemi kurallarına dikkat ederek yüz yüze eğitime geçilebilmesi için gereken şartları oluşturmak olacaktır.