Asgari Ücret Tespit Komisyonu, yeni yılın asgari ücretini belirlemek için bir süredir çalışmalarını sürdürüyor.

İşçi, işveren ve hükümet kanadının temsilcileri belli periyotlarda toplanıp büyük bir mesai harcıyorlar ki asgari ücret belirlenebilsin.

Her üç kesimden de çeşitli rakamlar telaffuz ediliyor.

İşçi kesimi 2 bin 578 liradan aşağı masaya oturmayız dedi.

Hükümet kanadı, bazı kurumlar aracılığıyla 2 bin 086 lira gibi bir rakamı ortaya attı.

İşveren kesiminin de rakamı öyle iç açıcı değil.

 

***

Burada işçi kesiminin takınacağı tavır önemli.

Bu asgari ücret oturumlarında işçi kuruluşları birlikte hareket ediyor.

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK, Türkiye’deki işçileri temsil eden en büyük işçi kuruluşları.

Milyonları temsil ediyorlar.

Dolayısıyla güçleri şimdi biraz daha fazla.

Ancak öyle pek yaptırım güçleri yok.

Nedeni ise, ülkede giderek yaygınlaşan sendikasızlaştırma hareketi başta geliyor. Güç öyle eskisi gibi değil.

Bu gibi görüşmelerde işçi kesiminin en büyük silahı olan “grev” neredeyse unutuldu.

Grev hakkı var ama kullandırılmıyor.

 

***

Komisyonda ise işçi kesimi 5 kişi ile temsil edilirken, işveren ve hükümet kesimi 10 kişi ile temsil ediliyor.

Bu da işçiler için bir dezavantaj.

Şunun şurasında kaldı 1 hafta, üç-dört güne kadar asgari ücret belli olur.

Komisyon çalışmalarını sürdürürken geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir açıklama yaptı ve dedi ki.

Belli bir rakama gelsinler, biz de jestimizi yaparız.

 

***

İşçi böyle bir jeste alışık değil.

Duyunca şaşırdı elbet, şimdi komisyonun belirleyeceği rakamı falan bir tarafa bıraktı, kendisine yapılacak jesti bekliyor.