Eğitim müfredatında yer alan bilgi, beceri ve değerlerden bilimin ve en temel bilimsel gerçeklerin büyük bir özenle ayıklandığını savunan Kaya,‘‘ Neredeyse tüm eğitim müfredatını ‘dini’ ve ‘milli’ öğeler yerleştirerek sarıp sarmalamanın eğitim sistemini daha da geriye götürmesi kaçınılmaz.  Mevcut müfredatta zaten eksik ve yüzeysel olarak öğretilen “Hayatın Başlangıcı ve Evrim” konusu, ideolojik önyargılar nedeniyle siyasal bir müdahale ile lise müfredatından çıkarıldı.  Evrim teorisi, canlıların zaman içerisinde değiştiği gerçeğini bilimsel olarak açıklayan, içerisinde milyonlarca hipotezi barındıran, insanlık tarihinin gördüğü gelmiş geçmiş en güçlü bilgi bütünü olarak kabul ediliyor. Bu nedenle evrimi içermeyen bir eğitim sisteminin başta biyoloji olmak üzere, canlıları konu edinen hiçbir alanda neden ve nasıl sorularına doğru yanıtlar verebilmesi mümkün değil.  MEB’in oldu bittiye getirerek hazırladığı ‘yeni müfredat’, düşünmeyen, sorgulamayan, eleştirmeyen, itiraz etmeyen nesiller yetiştirmek amacıyla hazırlanmıştır. Eğitim sisteminin yeni içeriğiyle okulların eğitim kurumu olmaktan çıkarılıp, öğrencilere ‘itaat’ ve ‘sadakat’ kültürünü aşılayan birer ‘terbiye ve ıslah merkezi’ haline getirilmesi hedefleniyor. Müfredat değişiklikleri, bir anlamıyla “laik eğitim ve laik yaşama” karşı meydan okumanın somut bir yansımadır. Bilimsel eğitim mücadelesini güçlendirmeli, geleceğimizin karartılmasına izin vermemeliyiz’’ ifadelerini kullandı.