Ben Müslümanım diyen kardeş! Allah: “Sakın ha, hiç kimse bir başkasının hakkı ile karşıma gelmesin!” buyuruyor. Allah’ın bu buyruğunu biliyor isen; birinin hakkına sözlü ya da fiili tecavüz etmiş isen sabahlara kadar yaptığın ibadetlerin seni kurtaracağına inanıyor musun?
Müslümanım diyen kardeş! İnsanlar arasına fitne soktun ise, insanları birbirine düşürdün ise, senin yaptığın bir işlemden veya söylediğin sözden ötürü birileri mağdur olmuş ise vay haline!
İnsanlar arasında laf taşıdın ise, insanların söylediklerini saptırıp gönlünce yaygara yaptın ise, aslı astarı olamayanla alâkalı dedi kodu çıkarıp gıybet ettinse; hâline yan kardeşim. Bunları ben söylemiyorum. Yüce Mevlâ Kitab-ı kadiminde buyuruyor. Hz. Resul hadislerinde dikkat çekiyor.
Dilin gıybet edip, iftira atıp ya da yalan konuşurken başındaki sarığın, sırındaki cüppenin ve elindeki tesbihin İslami değeri nedir? Gönlünde haset ve fitne alevleri yanarken ayağındaki meshin ve şalvarın İslami kıymeti var mıdır? İnsanları birbirine tutuşturup aralarında düşmanlığı körüklerken ben nafile oruç tutuyorum demenin İslami ölçüsü ne kadardır? Haram yiyip haram yutarken ben her camiye girdiğimde tahıyyatül mescit namazı kılıyorum demenin İslami özelliği nedir?
Allah’ın yasakladığı kötülükleri insanlara ve hayvanlar yaparken ben: “Elhamdülillah Müslümanım!” demenin İslam ile bağdaşır tarafı nedir?
Müslüman, dıştaki İslami işlevlerden önce içindeki pislikleri temizlemek zorundadır. İslam dini, temizlik dinidir. Müslümanın dini, temizliği kadardır. Müslüman kirli işler çeviremez. Müslüman kirli dolaplar döndüremez. Müslüman sahtekâr olamaz. Müslüman, münafıklık hâlleri sergileyemez.
Kur’an’ın Bakara suresin hemen başında üç insan tipi belirlenmiştir. Birincisi Müslüman şahsiyet, ikincisi kâfir tip ve üçüncüsü de münafık kişiliktir. Ben Müslümanım diyen kişi, bu üç kişilik tanımın hangi halleri kapsadığını iyi öğrenmeli. Merkezdeki yerini ona göre belirlemeli. Davranışların ve sözlerinle hangi tipin tanımına girdiğini doru anlamalı.
Kur’an’ın ifade ve tarifinde Müslüman bozgunculuk yapamaz. Fesat ve fitne çıkaramaz. Hak gaspı yapamaz. Haramdan servet devşiremez. Müslüman için Kur’an’ın önemle üzerinde durduğu konuların başında gaflet ve cehaleti yasaklaması gelir. Müslüman dini hükümlerin uygulanış ve müeyyidelerini bilmekle mükelleftir.
Müslüman yalan, iftira, su-i zan, gıybet, fitne, fesat ve müzevirlik gibi kötülüklerin karşılığında göreceği cezayı bilmek zorundadır. Müslüman nelerin haram olduğunu ve işlediği haramlar karşısında çekeceği cezayı bilmek mecburiyetindedir. Müslümanın özü nettir. Sözü merttir. Kesesi cömerttir. Müslüman, adildir. Her an ve her yerde Allah’ın kendisini görüp gözettiğini bilir.
Müslümanlık akıl, iman, davranış ve tutumlarla olur. Kılık kıyafetle şekilcilikle Müslümanlık olmaz. Takke giymekle Müslüman kisvesine bürünülmez. “Takke düşer kel görünür” atasözünü unutmamak gerekir. Müslüman kuzu postu bürünmüş kurt gibi olamaz.
Müslüman söylenen sözleri kendi anlamak istediği gibi değil anlatanın meramı gibi anlamaya mecburdur. Müslüman vebalden korkar. Müslüman Allah’ın azabından çekinir. Müslüman, dünya nimetlerinin sadece kendisi için yaratılmadığını bilir. Bu nedenle paylaşımda hakkına razı olur.
Müslüman, toplum içerisinde yaşamasını bilir. Toplumsal uyumun nasıl sağlandığının farkındadır. İslam’da hep ben yoktur. İslam’da ben, sen ve o vardır. Biz, siz ve onlar vardır. İslam’da ayırımcılık yoktur. Birlik ve beraberlik içerisinde huzurlu ve barış ortamında yaşamak ana gayedir.
Ey Müslüman, Allah’ın öfkesinden kurtulduğundan emin isen söyleyebileceğin kadar yalan söyle. Hesabının sorulmayacağını biliyorsan atabildiğin kadar iftira at. Cehennem azabından korkmuyorsan yapabildiğin kadar gıybet yap. Paçanı sorgudan kurtarabileceksen istediğin kötülüğü yap!
Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!
