Milli İrade gazetesi, 50’inci kuruluş dönemini yaşıyor. Eskişehir’de yazılı basının öncülerinden merhum Ethem Karaca tarafından kurulan Milli İrade gazetesi, 11 Kasım 1967 yılında yayın hayatına başladı. Biz de, tüm Eskişehirliler olarak elli yıldır bu gazeteyi kuranları ve yaşatanları kutluyoruz.

            Aynı ailenin bir gazetenin yarım asırlık yayın hayatını devam etmesi takdire şayan bir olaydır. El değiştirmeden bir gazetenin aynı ailece yayın hayatını sürdürmesi çok büyük başarıdır. Milli İradenin başarısı elli yıllık ilkeli yaşam mazisinin aynı aileye ait olmasıdır.

            Milli İradenin kurucusu, merhum Ethem Karaca’yı çok yönlü kutlamak gerekiyor. Bu nedenle kendisine Allah’tan gani gani rahmet diliyorum. O günün şartlarında mahalli de olsa böyle bir atılım yapmak başlı başına meseledir. Her şeyden önce azim ve kararlılık ister. Özveri ister. Daha da ötesi cesaret ister. Özellikle, gazeteye “Milli İrade” adını vermesi, Milli İradenin anlamını tam kavramış olmaktan geçer. Milli İradenin anlamını tam kavramak ise iyi bir vatanperver olmakla olur. Ethem Karaca’nın Türk basınına olan katkıları hayırla yâd edilmektedir.

Milli İrade gazetesinin yayın hayatına girdiği dönemlerdeki gazetecilik mesleğinin zorluk ve meşakkatlerini bilenler iyi bilir. Ethem Karaca, bir vatanperver olarak “Milli İrade” davasını Milli İrade gazetesini kurarak Milli zaferlerden bir zafer kazanmış kahramandır.

Rahmetli Ethem Karaca, milli mücadele yarışındaki Milli İradenin yaşam bayrağını evlatlarına teslim edip hakkın rahmetine yürümüş bir şahsiyettir. Milli İrade kavramı, Türk milletinin ruhuna ve genlerine uygun bir kavramdır. Bu kavram bir milletin hem maddi ve hem de manevi değerlerini kapsamaktadır. Onun için bu kavram mukaddes ve milli bir kavramdır.

            Ethem Karaca’nın oğullarını da tebrik etmek gerekir. Ethem Amca’nın evlatlarını kutluyorum. Onların, baba yadigârını devam ettirmeleri küçümsenemeyecek büyük bir hadisedir. Önemli olan ataların mirasını sonlandırmak değil... Devam ettirmektir.

Anadolu’da eskiden bir tabir vardı. Babanın vefatını müteakiben “Baba ocağını kim tüttürecek” diye! Bu kıstas, halkın itibarlı değer yargılarından bir ölçü idi. En azından oğullardan birisinin baba mesleğini sürdürmesi ve baba ocağını tüttürmesi istenirdi.  Önemli olan babadan devralınan değerin üzerine bir değer daha ekleyebilmektir.

İnsanların başarıda yarışacakları ilk kişi babaları olmalı. Bir ulus için oğullar, babalarından devraldıkları bayrağı daha hızlı, daha etkin, daha nitelikli ve daha rantabl yarıştırdıklarında kalkınmışlık hamleleri başlamış demektir.

            Milli İrade gazetesinin isim babası, gazeteye bu ismi vermekle ufkunun açıklığını ortaya koymuştur. İsim babasının tarihine sahip ve hem de geleceğe açık modern düşünceli bir kişilikte olduğu belli oluyor.

            Milli İradenin kurucusu ve sahibi merhum Ethem Amca’ya Allah’tan bol bol rahmet diliyorum. Allah, ona merhametiyle muamele etsin! Allah, onu cenneti ve cemali ile şereflendirsin! Ethem Amca, ruhun şad olsun! Mekânın cennet olsun! Yattığın yer nur olsun!

Biz de, burada yazımızı sonlandırırken Ethem Amca’nın ruhuna bir Fatiha okuduğumuzda ona en büyük hediyeyi göndermiş oluruz!

            Milli İradenin yaşaması ve yaşatılması için gazetenin sahiplerine, yöneticilerine, çalışanlarına, muhabirlerine, köşe yazarlarına ve okurlarına sağlık, afiyet, bereketli kazançlar, mutluluk ve huzur dolu başarılar diliyorum!  Hoşça kalın! Dostça kalın!