Eskişehir sanat dolu bir haftayı daha geride bıraktı.

Eylül ayına damgasını vuran Pişmiş Toprak Sempozyumu’ndan sonra, Ekim ayının ilk günlerinde Odunpazarı Belediyesi’nin kısa adlarıyla Ahşap ve Cam Festivalleri kültür ve sanat dolu günler yaşattı.

Bu festivallerin geri dönüşünü görüyor Eskişehir.

Dünyadaki tanılılırlığı daha fazla artıyor.

Çünkü bu festivallere gelen yerli sanatçılar gittikleri kentlerde, yabancı sanatçılar da kendi ülkelerinde Eskişehir’i ve festivalleri anlatıyorlar.

Bir nevi turizm elçisi de oluyorlar.

 

***

Bu sayede kentler arasında ve ülkeler arasındaki ilişkiler gelişiyor, karşılıklı projeler üretiliyor.

Belediyelerin çeşitli ülkelerdeki “kardeş şehirleri”nin artması da bu yüzdendir.

Bu festivallerde üretilen eserler de Eskişehir’in kültür ve sanat hayatına bir zenginlik katıyor.

Pişmiş Toprak Sempozyum’larında yapılan eserler şehrin parklarını, meydanlarını ve özel mekanları süslüyor.

Her geçen yıl bu eserler biraz daha artıyor.

Ahşap ve Cam festivallerinde ortaya çıkan eserler müzeleri zenginleştiriyor.

Geçtiğimiz gün Ahşap Festivali’nde yerli ve yabancı sanatçıların yaptığı eserler sergilenmeye başladı.

Hepsi de birbirinden ilginç ve güzel eserler Eskişehirlilerin ve Eskişehir’e gelen turistlerin yoğun ilgisini çekiyor.

 

***

Sadece sanat açısından mı?

Siyasilerimizin ve Belediye Başkanlarımızın yurt dışı temasları da Eskişehir’in dış dünyada adının duyulmasına neden oluyor.

Büyükerşen’i zaten dünyada tanımayan yok.

Milletvekillerimiz kendi görevleri ve branşları nedeniyle yurt dışında Eskişehir’i tanıtmaya çalışıyorlar.

Gaye Usluer, İngiltere Parlementosunda Türk Eğitim Sistemini anlatırken, elbette Eskişehir’i tanıtmayı da ihmal etmiyor.

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç örneğin, önümüzdeki günlerde Belçika’ya giderek Tepebaşı’nı tanıtacak.

Bunlar Eskişehir için güzel gelişmeler.

Sanayici ve tacirlerimizin yaptığı çalışmalar ise ayrı bir yazı konusu olur.