Döne Kadın, üzüntülü bir şekilde sözlerini şöyle sürdürdü. -İnsan, önce kendisiyle ve sonra çevresiyle barışık olmak zorundadır. Barış içerisinde yaşamak ancak erdemli insanların hüneridir. Dürüst davranmak yiğitlerin marifetidir. Dostlara kazık atmak kalleşlerin işidir. İnsanca davranmak bir insanın en asli görevidir. Oğlum Vicdani, toplum barışını doğrudan etkileyen sevgide, saygıda ve hoşgörüde insanlık tarihine damgasını vuran Yunus Emre’nin şu dizelerinde ne dediğini hiç duymadın mı? “Kış çıkacak erdi bahar canını gafletten uyar Cennete döndü her diyar söyle bülbülcüğüm söyle Yeşil don giydi ağaçlar pervaz urup uçar kuşlar Nefsin canlar bağışlar söyle bülbülcüğüm söyle *** *** *** Kuru dikende gül biter hasretinden yine biter Dertlimi oldun benden beter söyle bülbülcüğüm söyle Bülbül âşıktır güle aşıkın halin kim bile Güle karşı hoş aşk ile söyle bülbülcüğüm söyle *** *** *** Kudret hazinesi açıldı âlemlere rahmet saçıldı Hulle donları biçildi söyle bülbülcüğüm söyle Yuvadan yavrun aldılar seni divane kıldılar Zaman böyle olur dediler söyle bülbülcüğüm söyle” Yunus Emre, şiirinde bu sözleri bin bir mana için söylemiş. İsteyen kulak verip ders çıkarır. İsteyen böyle gelmiş böyle gider, der. Sonunda kim karlı çıkar, kim zararlı çıkar onu ancak Allah bilir. O’nun dizelerinde umutsuzluğa ve karamsarlığa yer yoktur. O, insanı ümitle geleceğe hazırlar. Yunus Emre, bu mısralarında bülbülle konuşuymuş gibi fabl sanatını işler. Hâlini şiir diliyle söyler. O şiirlerinde, mutlu sonun durak yerini ve zamanını gösterir. O şiirleriyle, insanın düşüncelerini fani dünya coğrafyasından baki olan ötelerin ötesine alır götürür. “Yine yaz günleri geldi söyle bülbülcüğüm söyle Cümle çiçekler zeyn oldu söyle bülbülcüğüm söyle Kanadın açabilirsin kanadın açıp uçabilirsin? Deryalar geçebilirsin söyle bülbülcüğüm söyle” Oğlum, kim ne söylerse söylesin! Yeter ki, doğruyu söylesin! Yeter ki, gerçeği söylesin! Yeter ki, söyleyenler yeterince söylesin! Söylenen sözler yeter ki adam gibi dinlesin! Dinleyen, dinlediklerini insanca anlaşılsın! Söylenenler adam sözü gibi söylenmedikçe, söylenenler adam gibi dinlenmedikçe ve dinlenenler adam gibi anlanmadıkça vay o toplumun hâline! Toplum olarak ortak değerlerimiz olan insani değerlerimize sahip çıkalım. Her toplum, toplumsal barış ve toplumsal huzur için gerekli uzlaşı ortamını sağlamak mecburiyetindedir. Toplumsal barış için karşılıklı güven duygularının sağlanması şarttır. Birbirine güven olmayan toplumlarda vay o insanların hâline! Karşılıklı güven duygularının oluşması için herkesin mutedil ve adil olması gerekir. Konuşanlar makul, mutedil ve adil konuşmadıkça güven duyguları nasıl gelişir? İş görenler, işverenler itidalli ve hakkaniyetli davranmadıkça güven duyguları nasıl oluşur? Karar mercileri bilgili, ilkeli ve adil karar almadıkça güven duyguları nasıl sağlanır? Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!