Bir deprem ülkesinde yaşadığımızı çoğu zaman unutuyoruz.

Böyle ara-sıra gelen büyük depremlerle hatırlıyor ama sonra yine unutuyoruz.

Aslında Kandilli Rasathanesi’nin sitesine girdiğinizde her gün, her gece ülkenin dört bir yanında irili-ufaklı depremlerin olduğunu görürsünüz.

Önceki günkü gibi orta şiddetli depremler ise kendini hatırlatıyor ve sorumlulara adeta bir uyarıda bulunuyor.

Jeoloji Mühendisleri Odası Şube Başkanı Can Ayday da bir açıklama yaptı. Eskişehirlileri rahatlattı, ancak uyarmadan da geçmedi.

 

***

Önceki günkü İzmir depreminden sonra çok sayıda telefon aldığını belirtiyor Ayday ve zorunlu bir açıklama gereğinin doğduğunu ifade ediyor.

Öyle ya, her her orta şiddetteki veya büyük depremlerden sonra insanlar korku ve panik içersinde bir yerleri arayarak bilgi almaya çalışıyorlar.

İzmir ve çevresinde küçük çaplı yıkımlara neden olan Eskişehir’den de hissedilen deprem için Ayday, Eskişehir’i etkilemeyeceğini belirtiyor.

Ama bir konuya daha dikkat çekiyor.

Sonuçta bir deprem ülkesiyiz.

Eskişehir’de İzmir depreminin Vişnelik ve merkez mahallelerde daha çok, Tepebaşı, Şahin Tepesi gibi yerleşim alanlarında ise daha az hissedildiğini ya da hiç hissedilmediğini belirtiyor.

Bu durum elbette zeminle ilgili bir konu.

Merkeze yakın olan ve Porsuk Nehrinin kenarlarında bulunan alüvyon üzerinde bulunan çok katlı binalarda hissedilmiş, buna karşın Eskişehir’in kayalık zemin üzerinde bulunan yerlerinde az veya hiç hissedilmemiş.

 

***

Bir deprem ülkesinde yaşadığımı hiçbir zaman unutmamalıyız.

Önlemlerimizi almalıyız.

Sadece bizler mi?

Şehirleri yönetenler, ülkeyi yönetenler bu konuda önlemleri almalı.

Yoksa depremlerden üç-beş gün sonra unutmamalıyız.