Günlerdir merakla beklenen Yüksek Seçim Kurulu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline yönelik “Gerekçeli kararı” önceki akşam saatlerinde açıklandı.

Aslında merak edilen belki de, nasıl bir gerekçe yazılacağıydı.

Çünkü günlerdin tartışılıp duruluyor.

İktidar kanadı, oyların çalındığını iddia etti.

Muhalefet kanalı ise seçimin iptal kararının tamamen hukuksuz ve kanunsuz olduğunu ileri sürdü.

Gerçekten de nasıl bir karar yazılacaktı?

Sonuçta gerekçesiz, gerekçeli karar ortaya çıktı.

 

***

Önceki akşamdan bu yana başta hukukçular olmak üzere siyasiler de kararı yorumluyor.

Hukukçuların neredeyse tamamı, bu kararda bir gerekçe bulamadıklarını ifade ediyorlar.

İptal kararına karşı çıkan YSK üyelerinin koyduğu şerhlerde, kısaca, seçimin iptal edilmemesi belirtiliyor ve konulan bu şerhlerin tam bir hukuk dersi olduğu da belirtiliyor.

CHP’li Muharrem Erkek, Binali Yıldırım'ın "Gerekçeli kararda 'oylar çalındı' diye bir tarafın söylemini yazacak halleri yok ama biz bunu halk diliyle söylüyoruz." sözlerini yorumlarken,

"Bu neyin itirafı biliyor musunuz? Yalan söylediklerinin itirafı, oyların aslında çalınmadığının itirafı. Hukuken söylemedim demek ne demek? "Bizim aslında oylarımız çalınmadı, algı yaratmak için söylüyoruz" demek. Binali Yıldırım'a siyaseten "hırsız" denebilir mi? Oyların çalınmadığını kararı görünce kendisi itiraf etmek zorunda kaldı."

 

***

Bir de şimdi İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile AKP adayı Binali Yıldırım’ın bir televizyonda karşılıklı bir araya gelmeleri tartışılıyor.

Binali Yıldırım, Ekrem İmamoğlu ile canlı yayına çıkma konusunda, “Olabilir, bakarız. Onun için garanti veremem. Tek başıma bir karar veremem. Sizinle program yapmaktan memnuniyet duyarım. Hele biraz eteklerimizdeki taşları dökelim” demesi, kendi başına karar veremediği şeklinde yorumlanıyor.

Zaten AKP’lilerin muhalif bir siyasiyle televizyonlara çıkıp tartışmadığı da biliniyor.

 

***

Ekrem İmamoğlu da buna yanıt verdi zaten.

“Benim kararım net. Özgürlüğümle, demokrasi kurallarına uyma konusunda verdiğim sözle yola çıktım. Canlı yayında olabilir bakarız demiş. Garanti veremem tek başıma karar veremem demiş. Fark burada. Ben 16 milyon insanın bizden ne istediğine bakarım.”

Aslında çıksalar büyük reyting alırlar vallahi.