“Rum liderliği bize hala azınlık hakları teklif ediyor. ‘Hukuk yok, ayrı
Türk idaresi olamaz, herkes yerli yerine dönsün’ diyor. Sanki zafer
kazanmışlar gibi!.. Şimdi şu Kıbrıs’ta sadece bir halk bir millet varmış da
Rum’lar da bu halkı ve bir milleti oluşturuyorlarmış!.. Türk’ün yeri bu
milletin içinde bir azınlık (!) ve bizim beyni yıkanmışlar bu gerçekleri
göremiyorlar. ‘Halklar kardeştir’ diyerek uçuruma doğru ilerliyorlar.
Kardeşin kardeşi 1955’ten bu yana kaç kez ve ne kadar hunharca
öldürdüğünü unutuyorlar”. 1979

Dr. Fazıl KÜÇÜK
Yeni yılın ilk yazısında içinizi karartacak konulara girmek istemiyor
olsak bile yaşananların üzüntüsü bizlere yetiyor. Geride bıraktığımız 2018
yılının nerede ise her günü iç karartıcı olaylarla dolu dolu geçti. Ülkesindeki
sarı yeleklilerle mücadele eden Bay Emanuel Macron’un ‘barış için
savaşalım’ çağrısı yaparken ne kadar inandırıcı olabildiği ayrı bir tartışma
konusudur. Savaşın ana maddesi insan ve silah olduğuna göre silah
üretmekte olan sayılı ülkeler arasında olan ülkesinin bu üretimden vazgeçip
geçmeyeceğini de açıklaması gerekiyordu.
Fransa’yı yeni yönelimlerin merkezi olarak tanımlamak olasıdır. 14
Temmuz 1789’da Bastil Hapishanesi baskınından sonra dünyamız yeniden
yapılanma dönemine girmişti. 1968 Mayıs ayında başlayan öğrenci olayları
sonrasında dünyamız i-kinci bir yapılanma dönemini yaşamıştır. Şimdilerde
ise ekonomik sıkıntılara karşı başlatılmış olan sarı yelekliler hareketi yeniden
yapılanmanın sancılarını çağrıştırmaktadır. Bu hareket yıllardır uygulanan
‘küreselleşme’ olgusunun da sonu olabilir mi diye düşünürken çok
bilinmeyenlere gebe olduğunu da kaydetmek istiyoruz.
Bu nedenle 2019 yılı küreselleşme olgusunun dibe vuracağı bir yıl
olmaya adaydır. Amerika merkezli tek kutuplu dünya sıkıntıları yaşanırken
diğer aktörlerin de bir kısmı devreye girmiş durumdadır. Buna koşut olarak
İngiltere’nin AB’nden boşanma çabalarının da baş ağrıtacağının ipinin uçları
şimdiden ortalıklara çıkıyor. Avrupa Ordusunun kurulması çalışmaları ise AB
ile Amerika ilişkileri mihenk taşı olmaya devam edecektir.
Bay Emanuel Macron’un Rusya tehlikesini öne çıkararak Amerika’ya
bağımlı olmayan egemen bir AB ordusu kurulmadıkça Avrupalıların güvende
olamayacaklarını söylüyor olması NATO’yu da tartışmanın içine çekecektir.

Buna koşut NATO Genel Yazmanı Jens Stoltenberg ise, “Bu yapının
NATO’ya seçenek olmaması” uyarısında bulunuyor.
Bu gelişmelere koşut İngiltere’nin AB’nden boşanma işlemi ve
İrlanda’nın durumu ile Kıbrıs’taki İngiliz Üslerinin konumlarının yeniden
değerlendirilmesini öne çıkaracaktır. AB toprağında iki adet İngiliz üssü
birliğin ilkelerinin ne kadar geçerli olduğunun da göstergesi olacaktır. Bu
nedenle ne kadar inandırıcı olacaklarına da tanık olacağız.
Doğal olarak Kıbrıs uyuşmazlığı konusundaki müzakere sürecinin ne
zaman başlatılıp ne zaman sonlandırılacağı yine gündem yaratacaktır. 2018
yılını geride bırakırken Bay Nikos Anastasiyadis Ada’nın çevresindeki
hidrokarbon yataklarının işletilmesi ve elde edilecek gelirin dört’e bir
oranında dağıtılmasını istiyor olması baş ağrıtacaktır. Böyle bir hakkı kimden
aldığına da açıklık getirmesi gerekiyor. Müzakere sürecinin böyle hükmü
karakuşi kararlarla yürümeyeceğini O’nun da bildiğine inanıyoruz.
Euronews’a konuşan Bay Anastasiyadis, “Diyaloğun Kıbrıs’ın enerji
konusundaki emellerine ulaşmada daha az sorun ya da daha az Türk
müdahalesi ile devam etmesine yardımcı olabileceğini düşünüyor musunuz?”
sorusunu yanıtlarken, “Kıbrıs’ın egemenlik hakları pazarlık konusu değildir
ve hala gaz arama aşamasında olduğumuzu tekrarlamak istiyorum. Bu yüzden
Kıbrıs Türk’lerine ve Türkiye’ye söylediğim gibi Rum kesiminde sahip
olanları kötüye kullanmaya ya da bunlardan faydalanma konusunda hiçbir
soru işareti yoktur. Kararlaştırılan bir nüfus oranı vardır. Dört’e bir. Buna
göre istediğimiz noktaya ulaşabilirsek doğal zenginliğin paylaşımını da bu
şekilde yaparız” diye konuşuyordu.
BM’in 2006 yılında “Dünyada Barışın” olmadığı görüşünün yanlış
olduğunu açıkladığı bu anlayışına karşın 2019 yılında Barışı korumamız
gerekiyor mu ne…
SEVGİ ile kalınız…

04 Ocak 2019 - Ankara -