Eskişehir’in en verimli topraklarının bulunduğu Alpu Ovası’na yapılması planlanan kömürlü termik santralin ihalesi bugün yapılacaktı.
Daha önce 4 kez ertelenen termik santralin ihalesinin yapılacağı günün öncesinde çevre örgütleri yaptıkları açıklamayla termik santral istemediklerini, bunun ertelenip duracağını toptan vazgeçilmesini istemişlerdi.
Santral ihalesi dün beşinci kez ertelendi.
***
Ertelemeye göre altıncı ihale 7 Şubat 2019 tarihinde yapılacak.
Eskişehirlilerin direnişinin bu ertelemelerde etkili olduğunu düşünüyorum.
Tabi bu kadar itiraza rağmen burada hangi özel sektörün santral kuracağını da merak ediyorum.
Bu nedenle bu ertelemelerin arkası gelmeyecek gibi görünüyor.
Oysa Eskişehirlilerin isteği bu inattan vazgeçilerek termik santral ihalesinin tümden ortadan kaldırılmasıdır, vazgeçilmesidir.
DOĞAL GAZ VE ELEKTRİK
FİYATLARI İNDİRİLSİN
Birbiri ardına gelen zamlar ve çarşı-pazarda enflasyonun yüzde 50’leri geçmesi vatandaşı da isyan ettiriyor.
Marketlerde fiyatlar neredeyse her gün değişiyor.
Sürekli artıyor.
Tüm bu durumlar karşısında bazı zincir marketler ile Türkiye’deki çeşitli kurum ve kuruluşlar yüzde 10’luk indirime gitme kararı aldılar.
Ama fiyatlar öyle artmıştı ki, yüzde 10’luk indirimler fark edilmiyor bile.
***
Toplumun önemli bir kesimi oluşturan öğretmenlerin meslek kuruluşu olan Eğitim- İş Sendikası, temel ekonomik göstergelerin uzun süredir kriz sinyalleri verdiğini belirten bir açıklama yaptı.
Sendikanın Mali Sekreteri Uğur Çankaya, kuruluşlarının görüşlerini şöyle dile getirdi.
“Yıllardır geçimlerini büyük ölçüde borçlanarak sürdüren, kredi ve borç batağında debelenen toplumun tüm kesimleri yaşanan ekonomik krizden fazlasıyla etkilenmektedir. Açıklanan enflasyon rakamlarının aksine tüketicilerin maruz kaldıkları enflasyon yüzde 50’nin üzerindedir. Enflasyon sepetindeki bazı ürünlerde yapılacak olan yüzde 10 indirim, zaten zamlardan bunalan ücretli çalışan emekçilere yapılacak ücret zammını aşağıya çekmeye yönelik olmamalı, eğer indirim yapılacaksa ilk olarak elektrik ve doğalgaza yapılmalıdır. İsraf ve tüketim ekonomisinden vazgeçilmelidir. Bazı kurumların bütçesinden tasarruf yapılırken, bazı kurumlar ise israf ve savurganlığa devam etmektedir.Acı reçete sadece ücretli çalışanlara çıkarılmamalıdır. Gelir vergisi oranlarını belirleyen kazanç dilimleri yıllar içinde neredeyse hiç artmamaktadır. Asgari ücretli çalışanların dahi bir üst vergi dilime girmesine neden olmaktadır. Yurttaşlarımız artık mutfağındaki temel besin maddelerini dahi karşılayamaz duruma gelmiş, günden güne yoksullaşmakta sofrasındaki ekmeği de gün geçtikçe daha da küçülmektedir. Ayrıca; 24 Haziran seçimleri öncesi memurlara vaat edilen 3600 ek gösterge ödeme sözü havada kalmıştır.”
Dar gelirlilerin durumu gerçekten çekilmez hale geldi.
