Lületaşı’nın Eskişehir için önemini anlatmaya gerek yok.

Bu yıllardır biliniyor, Eskişehir’in ilk ihracat ürünü olan lületaşının önemini yabancılar bizden çok iyi biliyor ki, yıllar önce bu taşın peşine düşmüşler.

Lületaşı Eskişehir için önemli ama önemi yeterince bilinmiş mi, o tartışılır.

Son yıllarda iyice ihmale uğrayan lületaşının önemini daha iyi kavramak, lületaşının sadece bir süs taşı değil, sanayide de kullanılan, daha çok kullanılması gereken bir ürün olduğu son düzenlenen “Lületaşı Yaşamalı” paneliyle bir kez daha ortaya çıktı.

 

***

Odunpazarı Belediyesi’nin geç kalmış da olsa düzenlediği Lületaşı Festivali umuyoruz, burada kalmaz.

Başkan Kazım Kurt’un da söylediği gibi, gelecek yıllarda da düzenleneceğini bildiğimiz bu festival, lületaşına verilmesi gereken önemi verecektir.

Panelde bir kez daha gördük ki, lületaşı Eskişehir ekonomisi için önemli bir girdi kaynağı olabilir.

Bu konuyla yakından ilgilenen bilim adamı, aynı zamanda Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Can Ayday’a bir kulak verelim.

Dünyada tek ve Eskişehir’de bulunan lületaşının yok edilmek istendiğini vurguluyor Can hoca, ve şunları söylüyor.

 

***

“Lületaşı kaynaklarının üstüne 20, 25 hatta 50 metre yükseklikte kül depolanmaya çalışılıyor. Burada herhalde akıl duruyor. Lületaşının dünya rezervlerinin yüzde 75’i Eskişehir’de, ‘burada lületaşı yok’ denilerek görmezden geliniyor. Lületaşının sanayide de kullanıldığının her zaman unutuluyor. Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle birlikte lületaşının sanayide kullanımı da ön plana geçti. Kimya sanayinde birçok yerde, nano teknolojide, kanser ilaçlarının yapımında, boya yapımında lületaşı kili kullanılmaya başlandı. Çıkartılmış ama o zaman kullanılmamış ancak şuanda istenildiği takdirde kullanılabilecek binlerce metreküp pasa mevcut. Onlar da yok olacak. Hiçbir araştırma yapılmadan, hiç kimse düşünülmeden burada onlar yok olacak”

Burada vurgulanmak istenen bu sahaların üzerine termik santral kurulacak olmasıdır.

 

***

Duruma bir de maden mühendisi gözüyle bakalım.

Maden Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Ümit Yıldırım, lületaşının elektrik ve ısı yalıtımının sıfıra yakın olduğunu söylüyor. Lületaşının ergime ısısının çok yüksek olduğunu vurguluyor ve şöyle diyor.

“Lületaşı 5 bin yıl önceden var. 1800’lü yıllardan sonra Osmanlı Devleti’nde üretilmesine başlanıyor. 1850 ile 1900’lü yılların başına kadar Eskişehir’de bulunan lületaşı madenlerinde 6 bine yakın işçi çalışıyor. Bazı köyler ve kasabaların lületaşı için oluşturulmuş. Şu anda çalışan sayısı ise 50-60 civarında. Eskişehir’deki üniversiteler lületaşına önem vererek, sanayide kullanımının arttırılmasına yardımcı olabilirler”

Bir zamanlar çok büyük birkaç fabrikada çalışan kişi kadar insan çalışan bu sektör şimdi maalesef küçük bir işletme kadar kalmış.

Bu açıdan önemli festival ve düzenlenen panel.