Birkaç gün önce Eskişehir milletvekili Nabi Avcı’nın Alpu’da kurulması planlanan termik santral ile ilgili görüşlerini köşeye taşımış ve olumlu şeyler söylendiğini yazmıştım.

Nabi Avcı özetle, termik santralin illa ki kurulacak diye bir durumu olmadığını, bunun bilimsel olarak tartışılması gerektiğini, siyasallaştırılmaması gerektiğini vurgulamıştı.

Termik Santral konusu gündeme geldiğinden bu yana başka Belediyeler olmak üzere sivil toplum kuruluşları santralin kurulmasına karşı çıkmış ve Eskişehirlilerin zehirlenmesine izin verilmeyeceğini belirtmişlerdi.

 

***

Termik santral konusu önümüzdeki süreçte de zaman zaman gündeme gelecek gibi görünüyor.

Örneğin geçtiğimiz gün Anadolu Üniversitesi’nde düzenlenen Uluslararası Kentleşme ve Çevre Sorunları Sempozyumu’nda olduğu gibi.

Sempozyumun bir Lions Kulübü projesi olduğu belirtildi.

Dolayısıyla Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği MD118-K Federasyonu Başkanı ve aynı zamanda Mimarlar Odası Balıkesir şube Başkanı olan Ali Özerk de bir konuşma yaptı.

Lions Kulüpleri topluma hizmet etmeyi amaç edinmiş, kuruluş amaçları da öncelikle hizmet olan sivil toplum kuruluşlarıdır.

Bu nedenle de vatandaştan yana tavır koyarak, başta Alpu Ovası olmak üzere kendi şehrinin sınırları içersinde bulunan Kaz dağları gibi endemik bitki örtüsüne sahip alanda termik santral kurulma düşüncesinin hangi aklın ürünü olduğunu sordu.

 

***

“Hiçbir dönemde kentleşme bu kadar kötü olmamıştı. Hiçbir dönemde kentlere bu derece ihanet edilmemişti. Hiçbir dönemde rant uğruna doğal sit alanları böylesine yok edilmemişti” dedi Özerk ve devam etti.

“Doğaya zarar vermeyen yeni enerji kaynakları ile yaşanabilir kentleri bilimsel verilerin ışığında dönüştürmenin yollarını tartışıp, bıkmadan, usanmadan anlatmak zorundayız. Bu anlamda üniversitelerde Ar-Ge'lerin kurulması için destek olmak ve çalışma yapmak zorundayız. Geçmişteki dönemsel özgünlüklerimizi yok etmeden, dönem mimari eserlerimizi yıkmadan, çağdaş restorasyon yöntemleri ile gelecek nesillere aktarmalıyız”

 

***

Alpu’da yapılması planlanan kömürlü termik santral konusunda karşı çıkanlar olduğu gibi savunanlar da vardı.

Bunun en somut örneğini Toprak Koruma Kurulu toplantısında görmüştük.

Kamu görevlileri Alpu Ovası’nın 1. Sınıf tarım arazisinden çıkarmasını neredeyse hiç düşünmeden kabul etmiş, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve iki sivil toplum kuruluşu kabul etmemişti.

Sempozyumda bu konuşmaya bir kamu görevlisi olan, Eskişehir’in mülki amiri Vali Özdemir Çakacak, yanıt niteliğinde bir konuşma yaptı.

Çevrenin bütün insanlığın ortak hayatı olduğunu vurguladı ve bir benzetme yaptı.

“Termik santralin etrafa verdiği zararlar ortaya konurken trafik probleminin, yoğun trafiğin egzoz gazları salınımından verdiği çevreye zararları da ortaya konması lazım. Açık yüreklilikle söylüyorum. Biz, egzoz gazları çevreye zarar veriyor, diye otomobil kullanmayacak mıyız?” diye sordu.

Yanıtını da kendi verdi.

“Hayır kullanacağız. Ama zaman içerisinde geliştireceğiz. O salınımı, çevreye verdiği zararı en aza indirilmesi noktasında. Dizelden, benzine, benzinden daha az zarar verene benzinden elektriğe bunlar zamanla olacak; ama hepsinin bir zamanı ve süresi var”

Böyle bir tartışmayı da Eskişehirliler olarak yaşadık.