Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla yaygınlaşan araç kiralama ile tatili keyfe dönüştürmek mümkün. Tatilde keyfinizi kaçırabilecek durumlarla karşılaşmamak için araç kiralamanın da püf noktaları olduğunu unutmamak gerekiyor. Piyasada birçok art niyetli firmanın olduğunu belirten araç kiralama yöneticisi Enis Yasin Karacaoğlu, araç kiralama konusunda dikkat edilmesi gerekenleri İHA'ya anlattı. Eskişehir'de 7 yıldır araç kiralama işinde olduğunu aktaran Yasin Karacaoğlu, “Bu işi yapan piyasada art niyetli davranan firmalar var. Biraz daha kurumsal çalışıp, insanları daha memnun edip, daha iyi hizmetler ve araçlar sunan firmalar da var. Öncelikle firmanın öz geçmişi, kurumsallığı, sağladığı kasko-sigorta avantajları, yol yardım konusundaki avantajlarına bakıp ona göre kiralama yapmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı. 

“İşe güvenmekle başlayın” 
Araç kiralarken dikkat edilmesi gereken en önemli hususun güven olduğunu belirten Karacaoğlu, “Bizim gibi firmalar mesela kredi kartı tabanlı çalışır. Kredi kartından belirli bir teminat alınır, ona istinaden kiralama yapılır. Teminatsız araç çıkışı olmaz. Bazı firmalar daha farklı şekilde çalışıyor ama güvenilecek firmalar kredi kartı tabanlı çalışır. Devlet nakit ödemeyi yasakladı. 2-3 yıldır nakit ödemeyi yasakladı. Nakit ödeme yapmanız yasak. Bir rent a car ile kredi kartı, EFT ya da banka kartı ile ödeme yapmanız gerekiyor. İyi durumda herkes iyi olur ama kötü durumda, kaza durumunda, hırsızlık durumunda veya araç mekanik bir problem yaşadığında öncelikle müşteri, 'Benim başıma ne gelecek? Maddi ya da manevi nasıl sorumluluklarım olacak? Beni biri gelip orada karşılayacak mı? Yolda kaldığımda bir çekici gelip arabayı alacak mı? Yoksa bunlarla ben mi uğraşacağım siz mi uğraşacaksınız?' gibi en azından bir çözüm bulabileceği, en kötü durumda karşısına ne çıkabileceğini sorması gerekiyor müşterinin” şeklinde konuştu. 

“Sözleşmeye dikkat edin, senetten uzak durun” 
Araç kiralama kriterlerinin firmadan firmaya göre değişebilmekle beraber kiralanan araçların marka modeli ve hasar durumunun bu kriterleri etkileyen başlıca nedenlerden olduğunu belirten Karacaoğlu, daha sağlıklı bir kiralama süreci geçirmek ve riski en aza indirmek için yapılması gerekenleri şöyle anlattı: 
“Şu an yasa olarak bir boş senede imza atılması yasak. Meblağsız bir senet, ucu açık bir senet her zaman risk oluşturuyor. Teminat olarak belirli miktarlar yazarak senet alan firmalar mutlaka vardır ama biz bunu çok tasvip etmiyoruz. Biz o şekilde kesinlikle çalışmıyoruz. Bazen müşteri de bize bunu teklif edebiliyor ama biz onu güvenli bulmuyoruz. Ne senet vermeyi ne senet almayı güvenli bulmuyoruz. Müşteri mesela şuan bir aracı teslim alacak, hepimiz teknoloji çağındayız. Hepimizin telefonu var. Teslim formlarımız var. İki taraflı bir nüsha ile herhangi bir hasar işaretlenebiliyor. Bizim gibi firmalar garantisi olmayan bir aracı çalıştırmıyor. 6 aylık periyotlarla sıfırlanıyor bizim araçlar. Ama diğer firmalarda aracın alırken her şeyine dikkat edilmesi gerekiyor. Stepne, trafik seti, döşeme yanığı, jant deformasyonu gibi şeylerin hepsine çok dikkat edilmesi lazım. Dönüşte gözden kaçan her şey müşterinin karşısına çıkabilir. İyi niyetli bir insan yardımcı olmaya çalışır. Müşteriyi bir günlük değil devamlı ister, ömür boyu bu insandan ne kadar kazanabilirim diye düşünür ama art niyetli insanlar o an ne koparabilirim tarzında yaklaştığı için dikkat edilmesi gerekir.”