Avşarbey, yaptığı açıklamada, ESOGÜ Eğitim Fakültesinde bir araştırma görevlisinin silahlı saldırısı sonucu yaşamını yitiren Dr. Öğr. Üyesi Serdar Çağlak'ı ve ailesini Kayseri'den tanıdığını belirterek, uzun yıllar Çağlak ailesiyle komşuluk yaptıklarını söyledi.Hayatını kaybeden Çağlak'ın babası Abdullah Çağlak ile yakın köylü olduklarını anlatan Avşarbey, şöyle konuştu:

"Rahmetli Serdar Çağlak, ESOGÜ Eğitim Fakültesinde görev yapıyordu ve babası bizim çocukluğumuzda bakkal işletiyordu. Sonradan Kayseri'de komşumuz oldular. Ailece çok kıymetli, değerli insanlar. Çok akıllı ve zeki bir çocuk olduğu için devlet bursu ile 7 yıl ABD'de eğitim aldı. Doktorasını tamamlayıp Türkiye'ye döndü. Buradaki zorunlu hizmetini tamamlıyordu. Ailesinin göz bebeğiydi. Tanıyan, bilen herkesin çok sevdiği bir insandı.

Türkiye'de kendi alanında sayılı isimlerin arasına girmeye adaydı. Gerçekten en temiz ve başarılı insanlardan birisiydi. 33 yaşındaydı. Serdar daha evlenmemişti. Böyle bir katliam yapan caninin hakkında ne söylenebilir. Bizim oranın ağıtlarında söylendiği gibi Allah'ından bulsun. Türk adaleti hak ettiği cezayı en ağır ve en hızlı şekilde versin ki ailelerin, milletin ve eğitim camiasının acısı biraz hafiflesin."

 

ARKADAŞINA AĞIT

 

Kendisinin Avşar boyundan olduğunu ifade eden Avşaroğlu, "Bizim Avşar geleneğinde sevilen insanların arkasından ağıtlar söylenir. Herkesin arkasından ağıtlar olmaz. Bunlar doğaçlamadır. Kendiliğinden gelişir, hiçbir kaygı gözetmeden aklınıza gelen duygularınızı olduğu gibi anlatırsınız, sözlü edebiyatın en güzel örnekleridir." dedi. Avşarbey, çocukluğundan aklında kalan bu sözlü kültürün kendisine yansıyan kısmıyla arkadaşı Serdar Çağlak'ın arkasından duygularını dile getirerek ağıt yazdığını ve sosyal medya aracılığıyla paylaştığını kaydetti.