Eskişehir’de eğitim alanında faaliyet gösteren Eğitim Bir Sen, Türk Eğitim Sen, Eğitim Sen ve Eğitim İş sendikaları Milli Eğitim Müdürlüğü önünde ortak bir açıklama yaparak, performans sistemini istemediklerini haykırdı.

Milli Eğitim Bakanlığı  (MEB) tarafından uygulamaya konulmak istenen performans değerlendirme sistemine  karşı 4 sendika temsilcileri yan yana geldi.

Eğitimciler açtıkları pankartla ‘Performans Sitemini Kabul Etmiyoruz” diyerek Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ı yanlıştan dönmeye davet etti. 

 

“UYGULAMADAN VAZGEÇİLMELİ”

 

İlk olarak Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Muammer Karaman konuştu. Karaman, Bakanlığın uygulamaya soktuğu bu taslağın eğitimin niteliğini artırmaya hiçbir katkısı olmadığını söyledi. Milli Eğitim Bakanlığını performans değerlendirme taslağına karşı itirazlarımızı dile getirmek üzere diğer sendikalarımızla birlikte buradayız diyen Karaman, “ Bakanlığın uygulamaya soktuğu bu taslağın eğitimin niteliğini artırmaya hiçbir katkısı yoktur. Eğitim çalışanlarını birbirine düşürecektir. Kanuni dayanaktan yoksundur. Milli Eğitim Bakanlığını bu tavırdan vazgeçmeye davet ediyoruz” dedi.

 

“KAMU EMEKÇİLERİNİN GERÇEK TEMSİLCİLERİ BİZLERİZ”

 

Eğitim Sen Şube Başkanı Faik Alkan ise, performans sistemini istemediklerini dile getirdi. Eğitim Sen olarak esnek ve angarya çalışmaya hayır dediklerini aktaran Alkan, “Geçen Bakan bey talihsiz bir açıklama yaptı. Performans sistemine karşı çıkanlar bilimsel düşünmeyenlerdir.  4 sendika Bakan beye cevap veriyor. Bizler performans sistemini istemiyoruz. Kamu emekçilerinin gerçek temsilcileri bizleriz” ifadelerini kullandı.

 

“ÖĞRETMENLİK KARİYER MESLEĞİDİR”

 

Eğitim-İş Şube Başkanı A.Kadir Önder’de, kazandıkları değerleri masa başı oyunlarla vermeyeceklerini aktararak,“4 sendika bir araya geldik. Biz Eğitim-İş Sendikası olarak diyoruz ki öğretmenlik mesleği kariyer mesleğidir. Herkesin ölçeceği, değerlendireceği bir meslek değildir.  Sayın Bakanımız sanırım öğretmenin nasıl atandığını, nasıl öğretmen olduğunu unutmuş gözüküyor. Biz kısaca hatırlatalım. Öncelikle çok başarılı bir öğrenci olacaksın. Sonra yüzde 10’luk dilime girip üniversite sınavını kazanacaksın, sonra üniversiteyi bitireceksin sonra atanmak için bekleyeceksin. KPSS’ye gireceksin. Derece yapacaksın ki atanabileceksin. Sonra ülkemizin zor coğrafyalarına atanacaksın. Eş durumundan bile gelemeyeceksin. 6 sene zorla çalışacaksın. Sonra stajyerliğin kaldırılacak. Sonra öğretmen olacaksın. OECD ülkeleri arasında en az maaşı sen alacaksın en çok sen çalışacaksın sonra çıkıp diyecekler ki bir de senin performansını biz ölçelim. Bu asla ve asla kabul edilemez. Bir öğretmeni öğrencinin değerlendirmesi son derece sakıncalıdır. Ne pedagojik açıdan ne de psikolojik açıdan uygun değildir. Biz Atatürkçü eğitim çalışanları olarak cumhuriyetle kazandığımız değerleri masa başına oyunlarımızı vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.

“PERFORMANS SİSTEMİNE KARŞIYIZ”

Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı da sistemin öğretmenlerin moral ve motivasyonunu bozmaktan öte bir anlam taşımadığını söyleyerek,“4 sendika olarak performans değerlendirme sistemine karşı olduğumuzu ve bu anlayış birlikteliği içerisinde olduğumuzu göstermek amacıyla bir araya geldik. Türk Eğitim Sen olarak performans değerlendirme sistemine karşı olmamızın gerekçesi eğitim sistemimizin 2 önemli unsuru vardır; öğretmen ve öğrenci. Öğretmen ve öğrenci olmadan eğitim sisteminin sürdürülmesi mümkün değildir. Bunu yaparken özellikle öğretmenlerin moral ve motivasyonun yüksek olması gerekmektedir. Ancak Milli Eğitim Bakanlığının ısrarla getirmeye çalıştığı performans değerlendirme sistemi öğretmenlerin moral ve motivasyonunu bozmaktan öte bir anlam taşımamaktadır” dedi.