TGF Üyesi KKTC Dış Basın Birliği’nin ev sahipliğinde iki oturum şeklinde yapılan toplantının ilk bölümünde “Kıbrıs Müzakereleri Konferansı” gerçekleştirildi.  KKTC Dışişleri eski Bakanı ve Başmüzakereci Özdil Nami, Birleşmiş Milletler nezdinde yıllardır süren ve sonuçlanamadan akamete uğrayan müzakere süreciyle ilgili birinci ağızdan ayrıntılı bilgiler verdi.

İkinci oturumda ise mesleki bilgilerin paylaşıldığı, gazetecilik ile ilgili sorunların konuşulduğu ve çözüm yollarının arandığı 55. Başkanlar Konseyi Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantının açılışında meslektaşlarına seslenen TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca,  Kıbrıs’ın Türkiye için önemine özel olarak vurgu yaparken; Federasyonun yurt içi ve yurt dışı temaslarının arttığını ve bundan böyle de Türk basının sesinin tüm dünyaya gururla duyurmaya devam edeceklerini ifade etti.

 

 

Her Başkanlar Konseyi toplantısından sonra yayınlanan “Sonuç Bildirgesi” toplantılarda alınan kararları kamuoyuna açıklıyor.

Son Sonuç Bildirgesi’nde de önemli konular gündeme getirildi.

TGF’nin Türk Dünyası’na yönelik çalışmaları, özellikle Türk Dünyası çatısı altındaki gazetecilerin mesleki faaliyetlerini paylaşabilmeleri açısından ortak hareket etmeleri amacıyla gerçekleştirdiği etkinlikler, Kıbrıs’ı da kapsayacak biçimde geliştirilmeli, genişletilmelidir. Birincisi Eskişehir’de, İkincisi Tararistan’ın Başkenti Kazan şehrinde, Üçüncüsü de Kazakistan’ın Türkistan kentinde yapılan “Türk Dünyası Gazeteciler Şurası”nın Dördüncüsünün Kıbrıs’ta yapılması, KKTC’nin tanıtımı ve tanınırlılığına katkı anlamında büyük önem taşımaktadır. 2018 Yılı içerisinde düzenlenmesi planlanan Şura’nın, Kıbrıs’ta yapılabilmesi için gerekli sorumluluk ve duyarlılık gösterilmeli, resmi ve özel tüm kurum ya da kuruluşlar nezdinde şimdiden harekete geçilmelidir.

 

BASININ SORUNLARI GÜNDEME GETİRİLDİ

 

Basın meslek kuruluşlarının bayramlarda ve özel günlerde çıkardığı gazeteler, ticari amaçlı olmayıp, ilgili derneğe gelir getirme amacı taşımaktadır. Basın İlan Kurumu Resmi İlan Yönetmeliği’ne bu gazeteler için meslek kuruluşları lehine özel hükümler getirmeli, öncelikle de yüzde 15 oranındaki kurum payının kaldırılması sağlanmalıdır.  Ayrıca meslek odaları ile derneklerin vefat, başsağlığı ve teşekkür gibi sosyal ihtiyaç gereği verdikleri ilanlar da resmi ilan kapsamından çıkartılmalıdır.

 

***

İnternet medyası ile ilgili düzenlemeleri içeren tasarının halen daha yasalaşmamış olması, bu alanda yaşanan boşluğun giderek derinleşmesine neden olmaktadır. Kural, kaide tanımaz bir mecranın önüne geçmek ve bundan kaynaklanan çeşitli mağduriyetleri ortadan kaldırmanın tek yolu,  Meclis komisyonlarında bekletilmekte olan internet medya yasa tasarısının kabul edilerek yürürlüğe girmesinden geçmektedir. TGF, gerek bu kanuna son şeklinin verilmesinde, gerekse internet medyasında görev yapan gazetecilerin meslek eğitimi desteği almalarıyla ilgili çalışmalarda görev üstlenmeye her zaman hazırdır.

 

***

 

Aynı şekilde 2017 yılı için hazırlanan resmi ilan tarifesinin, yıl sonu gelmesine rağmen halen daha imzalanmayıp Bakanlar Kurulu’nda bekletilmesi, zaten ekonomik açmazlar içinde mücadele eden yazılı basının işini iyice zorlaştırmış, maddi manevi mağduriyetlere yol açmıştır. Konunun aciliyeti elzemdir ve 2018 yılı tarifesini de kapsayıp kayıpları giderecek şekilde, yeniden düzenlenerek Bakanlar Kurulu’ndan bir an önce geçirilmesi, özellikle Anadolu basını açısından büyük önem taşımaktadır.

Basın İlan Kurumu’nun, gazetelerin denetlenmesini düzenleyen yönetmeliğin 79. Maddesi ile ile ilgili muğlaklığın giderilmemiş olması, denetleme kurulunun oluşturulmasında haklı olarak kafa karışıklığına neden olmaktadır. Söz konusu maddedeki ilgili ifade, “Gazete sahiplerinin 3. dereceye kadar akrabaları denetleme kurulunda yer alabilir ancak kendi gazetelerini denetleyemez” şeklinde değiştirilerek yeniden düzenlenmelidir.

Çalışmalar bundan sonra da hem yurt içi hem de yurt dışında sürecek.

En anlamlılarından biri de KKTC’nin Cumhuriyet Bayramı etkinliklerini de içine alan bu organizasyondu.

Başta KKTC Dış Basın Birliği Başkanı Olcay Kıraç ve yönetimine, TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca ve yönetimi ile bu organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

 

 

BARBARLIK MÜZESİ

 

 

Kıbrıs’a gidenlerin mutlaka görmeleri gereken yerlerden biri de Barbarlık Müzesi olarak kullanılan Doktor Nihat İlhan’ın evidir.

24 Aralık 1963 gecesi Kıbrıs Türk Kuvvetleri doktoru Nihat İlhan'ın evinde yaşanan olaydan sonra 1 ocak 1966 tarihinde ziyarete açılan müze bir barbarlık anıtı olarak Lefkoşa’da bulunuyor.

Kıbrıs’a gidenlerin mutlaka gezip görmeleri ve o dönemin insanlarının nasıl bir barbarlığa maruz kaldıklarını anlamaları gerekir.

Olay gecesi Nihat İlhan evinde değildir. Evde eşi Mürüvvet İlhan, çocukları Murat, Kutsi ve Hakan ve misafirleri bulunmaktadır. Gece olunca ev kurşun yağmuruna tutulur. İlhan ve çocukları banyo küvetine, diğerleri küvetin çevresine, banyonun yanındaki tuvalete sığınırlar. Daha sonra, silahlılar içeri girer ve evi tarar. Sonuçta Münevver İlhan ve çocukları ile misafir Ferdiye hanım ölürler, diğerleri ise ağır yaralanır.

Ev, o günkü haliyle korunuyor, kan izleri var. Kurşun deliklerini ise saymak mümkün değil.