"Bu tarz işler Silahlı Kuvvetlerin itibarını yükseltiyor"
Dizinin ardından milli duygularını daha da coşkuyla yaşadığını söyleyen Oktay, "Gördüğünüz gibi sette keyifli bir ortam var. Zor şartlar olmasına rağmen alıştık hepimiz doğaya. Herhalde bundan sonra burada hem çekim yapan hem oynayan hiçbir arkadaş gidip bir salon dizisinde rahat edemez diye düşünüyorum. Siz gelmeden önce şu karşıda bulunan tepelerdeydik. Ama sevdik, doğayı seven insan için çok keyifli oluyor. Onun dışında reytingler için de izleyenlerimize teşekkür ederim. Gerçekten çok iyi gidiyor başladığımız günden beri. Hep zirvede tuttular bizi. Ciddi bir emek var. Çok kısa sürede, çok yüklü bir iş yapılmaya çalışılıyor. Bir de bu misyon işi. Yani benzer işlerimiz de var. Ben hepsini destekliyorum. Çünkü bu tarz işler, emniyet güçlerimizin, silahlı kuvvetlerimizin itibarını yükseltmek amacını da taşıyor. Böyle de bir misyonu var. Ayrıca gerçekten bu işi icra eden, işte biz bordo berelileri canlandırıyoruz. Biz burada bu dağı tepeyi çekim için inip çıkarken canımız çıkıyor. Onlar vatanı korumak için bunu çok daha zor şartlar altında gerçekleştiriyorlar. Bir nebze bile olsa onların hayatlarını canlandırabiliyorsak ne mutlu bize" ifadelerini kullandı.

"Mehmetçik ciddi işler yapıyor"
Kendilerinin sadece dizi çektiğini, asıl ciddi işi Mehmetçik'in yaptığını ve onlara sonsuz saygı duyduğunu aktaran Oktay, "Dediğim gibi biz sadece dizi çekiyoruz. Ama onlar (Mehmetçik) çok ciddi işler yapıyorlar tabii ki de. Ama başımızda da bir albayımız var Özel Kuvvetler Komutanlığından emekli. Sağ olsun bize bütün gerçekliğiyle yapılabilmesi için çok büyük destek vererek danışmanlık yapıyor. Onun direktifleri doğrultusunda role giriyoruz. Senaryomuz da çok kuvvetli, Süleyman Çobanoğlu çok iyi bir senaryo yazıyor gerçekten. Gerçeğe yakın en azından. Dediğim gibi bizim işimiz hem dizi çekmek hem de silahlı kuvvetlerimizin bu gözde birimi Özel Kuvvetlerin hem özel hayatlarını hem de çektikleri zorlukları bir nebze canlandırabilmek" dedi.

"Duygulanıp çekimi kestiğimiz oluyor"
Askeri üniformayı giydiğinde farklı ruh haline büründüklerini de anlatan başarılı oyuncu Berk Oktay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu yeşilleri giydiğimiz zaman insan farklı bir havaya bürünüyor açıkçası. Çünkü benim ailemin yarısından çoğu asker. Zaten hep onların hikayeleriyle büyüdüm. Bana da böyle nasip oldu onlardan birini canlandırabilmek. Onun için çok keyifli bir şey gerçekten. Çoğu zaman çekimlerde duygulanmamız gereken yerlerde duygulanıp çekimi kestiğimiz oluyor. O bayrağı görmek, ay-yıldızı görmek gerçekten çok duygulandıran bir şey. Kesinlikle hissederek oynuyoruz. Buradaki herkes de o şekilde seçilmiş insanlar. Hepimiz vatan, millet sevgisi üst düzeyde insanlarız. Böyle bir işte askeri canlandırmak hepimizi gururlandırıyor açıkçası. Doğal olarak silah eğitimleri oluyor. Çümkü onların bir tutuşu var, her şey profesyonel görünmek zorunda. Ayrıca intikal sahneleri oluyor, bu adamlar ellerini kollarını sallayarak bir yerlere gitmiyorlar. Belirli bir plan çerçevesinde gidiyorlar. Bunlar için eğitim aldık. En zorlusu demeyeyim evet ilk başlarda çok zorlandığımız oldu ama bu dağda, taşta çekim yaparken tabi hareket kabiliyetiniz kısıtlanıyor. Normal bir sokakta yürümekten daha farklı bir şey ama zamanla alışıyor insan ona da. Artık bir şeyler otomatikleşti. Bize, ‘Evet, buraya intikal edin, konuçlanın, siper alın, mevzilenin ve çatışın’ diyorlar. Bütün her şey otomatikleşti herkes ne yapacağını biliyor ve gidiyoruz çekiyoruz."