Çakırözer, “Tüm gazetecilerden yeni basın kartı için başvuru alındı ancak başvuruların hepsi karşılanmadı. Pek çok gazeteci 1 yıl bekletildi. Böylece basın kartı başvurularının bekletilmesi cezalandırma pratiğinin kendisi haline geldi” ifadelerini kullandı. Çakırözer, “Başvurusu bekletilen gazetecilerin ellerindeki mevcut basın kartları da gerekçesiz bir kararla iptal edildi. Gazeteciler fiilen kartsız bırakılıyor. Evrensel Gazetesi’nin genel yayın yönetmeni Fatih Polat dahil neredeyse tüm kadrosunun, Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş’un, Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral’ın basın kartlarının iptal edilmesinin gerekçesi ne? Gazeteciler; mesleklerini yapmak, halka gerçekleri aktarmak için mecbur bırakıldıkları basın kartından fiilen mahkum bırakıldı. Turkuvaz Kart için daha ne kadar bekletileceklerini bilmeyen gazeteciler ellerindeki Sarı Basın Kartı’ndan da oldu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı sorularına yanıt vermiyor. Yeni kart için yaptıkları başvurunun ne zaman sonuçlanacağı bilinmiyor. Bu sürede mesleklerinin gereklerini nasıl yerine getireceklerini bilmiyorlar. Meclis’e giremiyorlar. Pek çok davayı, sokaktaki etkinlikleri izleyebilmeleri basın kartı taşımalarına bağlı. Bu, basın özgürlüğüne en büyük darbe” dedi.

BELİRSİZLİK GİDERİLMELİ

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na çağrı yapan Çakırözer, “Bu belirsizlik bir an önce giderilmeli. Kart iptallerinden geri adım atılmalı ya da Basın Kartı Komisyonu bir an önce toplanarak yeni basın kartı başvurularının tamamını karşılamalı. Bu belirsiz sürecin nasıl atlatılacağı ile ilgili net bir açıklama yapılmalı” dedi. Gazetecilerin zaten giderek ağırlaşan koşullarda haber yapmaya çalıştığını ifade eden Çakırözer, “Basın kartı, basın ve ifade özgürlüğünün baskı altına alınması için daha fazla araç haline getirilmemeli” ifadelerini kullandı.

GAZETECİLERİN KARTLARINI GAZETECİLER VERSİN

Çakırözer, “Daha önce bazı gazete ve gazetecilere basın kartı verilmemesi yönünde bir liste oluşturulduğu iddia edilmişti. Bugün kartları iptal edilen yüzlerce gazeteci derhal kart sahibi olamazsa söz konusu ambargo iddiaları da doğrulanmış olacak” diye konuştu. Basın kartlarının basın meslek örgütlerinden oluşan bağımsız bir kurul tarafından verilmesi yönünde talebin yıllardır dile getirildiğini belirten Çakırözer, “Son yaşananlar gösterdi ki gazetecilerin kartlarını artık gazeteciler hazırlamalı. Kart taşımanın koşulları yine gazeteciler tarafından belirlenmeli” dedi.