‘‘ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım’ın Diyarbakır’da ki Kürdistan, Lazistan, Pe Ke Ke dokumalı, Kürtçe nakışlı konuşmasını hayretle, şaşkınlıkla ve bir o kadar da ibretle izledik’’ diyen Ektaş,‘‘ Daha birkaç gün önce Irak’ın Kuzeyinde bölücü teröristlerle kahramanca çarpışırken verdiğimiz şehitlerimizin acısına yanar, ağıtlar yakarken, Sayın Binali Yıldırım’ın Diyarbakır meydanında neşe içinde söylediği sözleri kalbimize hançer gibi saplandı. Bu hançerin sadece bizleri değil kendini Türk Milliyetçisi ve Ülkücü olarak nitelendirip bir yandan da Cumhur ittifakını desteklediklerini belirten dostlarımızı da yaraladığını düşünüyoruz. Sayın Yıldırım’ın sözleri aklımıza “katranı kaynatsan olmaz şeker” atasözünü getirdi. Sözde "çözüm süreci" adı altında bizlere yutturmaya çalıştıkları "yıkım süreci"nden hortlamış bu sözcüklere ve davranışa tepkisiz kalmamız mümkün değildir’’ diye konuştu.  31 Mart seçimlerinden hemen sonra; terörist başı ile avukatlarının görüşmesine izin verildiğini hatırlatan ve bunun özellikle basına servis edildiğini savunan Ektaş, ‘‘ Çavuşoğlu’nun Irak’ın kuzeyinde kurulan defakto yapının sözde Başbakanı, terör hamisi Barzani’nin oğlu küçük Barzani ile görüşmesi, Güneydoğulu vatandaşlarımız üzerinde etkisi olduğu düşünülen bazı eski bakan ve şahsiyetlere yeni makam ve payeler verilmesinin ardından Sayın Binali YILDIRIM’ın Diyarbakır’a gidip Türk Milletinin düşmanlarının ellerini oğuşturmasına neden olan bu söylemi tesadüf ya da hata olarak nitelendirilemez. Bu sözler o kadar ağırdır ki; benzerlerini  HDP'lilerin söylemesi durumunda hemen haklarında terör örgütü üyeliği ve bölücülükten soruşturma açılacağı, önce gözaltıların arkasından tutuklamaların geleceği kuşkusuzdur. Sayın Binali Yıldırım Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başbakanlığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı yapmış bir devlet adamıdır.  Kullanacağı tüm sözler, Devlet Adamlığı ciddiyetine ve Türk Devletinin temel ilke ve değerlerine uygun olmalıdır. Konuşmasında Ulu Önder Atatürk’ün adını da andığı için kendisine Atatürk’ün Diyarbakırlılara hitaben söylediği “Diyarbekirli, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı; hep bir ırkın evlatları, hep aynı cevherin damarlarıdır” hitabetini hatırlatıyor ve kendisini şiddetle kınıyoruz. Ülkemizin bekası, küçük seçim çıkarlarına alet edilemeyecek kadar önemlidir. Herkesi, Ulusal birliğimize zarar verecek politika ve stratejilerle siyaset yapmamaya davet ediyoruz’’ ifadelerini kullandı.