Birleşmiş Milletler tarafından her yıl 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü’nde TEMA Vakfı, hava kirliliğine dikkat çekti. Konuyla ilgili konuşan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Bu yıl Birleşmiş Milletlerin Dünya Çevre Günü teması hava kirliliği olarak belirlendi. Yapılan araştırmalara göre hava kirliliği Türkiye için de önemli bir sorun teşkil ediyor. Son dönemde hava kirliliği konusuna olan toplumsal hassasiyetin yükseldiği görülüyor. Konda Araştırma ve Danışmanlık tarafından Mart 2018’de 2.595 kişiyle yapılan Çevre Bilinci ve Çevre Koruma Araştırması’na göre katılımcıların %68’i yaşadıkları yerde hava kirliliğinin arttığını söylüyor ve bu konuyu çevre sorunlarının başında gösteriyor. Hava kirliliğinin bireyler tarafından bu denli hissedilir hale gelmesi durumun ciddiyetini ortaya koyuyor. Ayrıca Vakfımızın bileşenlerinden olduğu Temiz Hava Hakkı Platformu tarafından Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) limitlerine göre yapılan değerlendirmede Türkiye nüfusunun %99,9’u kirli havaya maruz kalıyor. Mayıs ayında yayınlanan “Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri: Kara Rapor”a göre ise Türkiye’de 2017 yılında yaşanan ölümlerin %13’ünün hava kirliliği nedeniyle gerçekleştiği biliniyor. Tüm bunlara rağmen çapı en çok 2,5 mikron olan ve havada asılı haldeki katı veya sıvı parçacıklardan oluşan ve sağlık etkisi yüksek olan hava kirleticisi PM2,5 için Türkiye’de yasal sınır değer bulunmuyor. PM2,5 solunduğunda akciğerlerin içindeki gaz alışverişi ile kana karışabiliyor. DSÖ’ye göre PM2,5 için küresel hava kalitesi endeksli kılavuz değerlerine uyulursa, dünyada her yaş grubunda yılda 2,1 milyon erken ölümün önlenebileceği öngörülüyor” dedi.